Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
YENİÇAĞ : Turkish Turkish

ortaçağın bitiminden (1453 ya da 1492'den) fransız devrimine (1789) dek süren çağ

YENİCE : Turkish Turkish

oldukça yeni

YENİCE : Turkish Turkish

(zaman için) yakın günlerde

YENİÇERİ : Turkish Turkish

orhan gazi tarafından yeniçeri ocağı adıyla (1362'de) kurulan, ii. mahmut zamanında nizamıcedit adındaki asker ocağının kurulmasıyla ortadan kaldırılan (1826) osmanlı ımparatorluğunun piyade asker sınıfı

YENİÇERİ : Turkish Turkish

u asker sınıfından olan er

YENİÇERİ AĞACI : Turkish Turkish

yeniçeri ocağının en yüksek subayı ve komutanı

YENİÇERİ OCAĞI : Turkish Turkish

yeniçeri askerinin küçükten yetiştirildiği askeri örgüt

YENİÇERİLİK : Turkish Turkish

yeniçeri olma durumu, yeniçeri askerliği

YENİÇERİLİK : Turkish Turkish

yeniçeri asker örgütünün olduğu devir

YENİÇERİLİK : Turkish Turkish

yeniçeri askeri örgütü

YENİCİ : Turkish Turkish

yenen, üstün gelen, °mağlup eden

YENİCİ : Turkish Turkish

yenilik yanlısı, yeniliği tutan

YENİCİLİK : Turkish Turkish

yenilikten yana olan kimse

YENİDEN : Turkish Turkish

gene, yine, bir daha, °tekrar: havalar yeniden soğudu

YENİDEN DOĞUŞ : Turkish Turkish

önesans

YENİDEN YAPILANMA : Turkish Turkish

yeniden çeki düzen verme, örgütlenme, °reorfganizasyon

YENİDEN YENİYE : Turkish Turkish

çok yakın bir süreden beri, çok yakın geçmişte

YENİDÜNYA : Turkish Turkish

amerika anakarası

YENİDÜNYA : Turkish Turkish

maltaeriği

YENİDÜNYA : Turkish Turkish

enkli ya da sırlı sırçadan yapılan, süs olarak asılan top

YENİDÜNYA ASLANI : Turkish Turkish

puma

YENİGÜMÜŞ : Turkish Turkish

almangümüşü

YENİK : Turkish Turkish

yenmiş, aşınmış

YENİK : Turkish Turkish

ir hayvanın ya da böceğin bir şeyi yiyerek onda bıraktığı iz

YENİK : Turkish Turkish

savaş ya da yarışmada yenilmiş, °mağlup