Turkish Turkish
YORGUNU YOKUŞA SÜRMEK : Turkish Turkish
yapılması güç bir işin, büsbütün güç koşullarda gerçekleştirilmesini istemek
YORMA : Turkish Turkish
yormak (i ii) eylemi
YORMAK, -AR : Turkish Turkish
yorgun duruma getirmek,
YORMAK, -AR : Turkish Turkish
ir nedene bağlamak, bir duruma işaret saymak, bir anlam vermek, yorumlamak
YORNUK : Turkish Turkish
dinlence
YORNUK : Turkish Turkish
yorgunluk
YORT : Turkish Turkish
ir tür at yürüyüşü, tırıs
YORTAN : Turkish Turkish
hızlı yürüyen kimse
YORTMA : Turkish Turkish
yortmak eylemi
YORTMA : Turkish Turkish
lağım
YORTMAK, -AR : Turkish Turkish
koşmak; sürekli yol yürümek
YORTMAK, -AR : Turkish Turkish
ışsiz güçsüz gezmek
YORTU : Turkish Turkish
hıristiyan bayramı
YORUCU : Turkish Turkish
yorgunluğa yol açan
YÖRÜK : Turkish Turkish
hayvancılıkla geçinen, göçebe türkmen boyu, ve bu boydan olan kimse
YORULMA : Turkish Turkish
yorulmak (i, ii) eylemi
YORULMAK : Turkish Turkish
yorgun duruma gelmek, bir çaba sonucu gücü azalmak
YORULMAK : Turkish Turkish
(motor için) çekişinde, çalışma gücünde azalma olmak
YORULMAK : Turkish Turkish
usanmak, bıkmak
YORULMAK : Turkish Turkish
oşuna uğraşmak
YORULMAK : Turkish Turkish
ir nedene bağlanılmak, yorumlanmak
YORUM : Turkish Turkish
ir yazının ya da bir sözün, anlaşılması güç yönlerini açıklayarak aydınlığa kavuşturma, °tefsir
YORUM : Turkish Turkish
ir olayı belli bir görüşe göre açıklama, değerlendirme
YORUM : Turkish Turkish
gizli ya da imgesel olan bir şeyden anlam çıkarma
YORUM : Turkish Turkish
ve tiy. bir müzik parçası ya da tiyatro oyununun özgün bir teknik ve duyarlıkla sunulması
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani