Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
YUFKALIK : Turkish Turkish

yufka yapmak için ayrılmış olan

YUFKALIK : Turkish Turkish

az, kıt olma, sığlık

YUĞ : Turkish Turkish

eski türklerde ölüler için yapılan tören

YUGOSLAV : Turkish Turkish

(sırp, hırvat, sloven, bosna-hersekli, makedon ve karadağlıların oluşturduğu) yugoslavya halkından olan kimse

YUGOSLAV : Turkish Turkish

yugoslav halkına özgü olan

YUGOSLAVYALI : Turkish Turkish

yugoslavya'da yaşayan ya da yugoslav halkından olan kimse

YÜĞRÜK : Turkish Turkish

ıyi yürüyen, iyi koşan

YÜĞRÜK : Turkish Turkish

çalışkan

YÜĞRÜK : Turkish Turkish

çevik, güçlü

YÜĞRÜKLÜK : Turkish Turkish

yüğrük olma durumu

YUH : Turkish Turkish

hoşnutsuzluk ve öfke anlatır

YUHA : Turkish Turkish

irine karşı beğenilmeyen bir durumda hep birden haykırılan bir hakaret sözü

YUHA ÇEKMEK ( YA DA YUHAYA TUTMAK) : Turkish Turkish

"yuha!" diye bağırmak

YUHALAMA : Turkish Turkish

yuhalamak eylemi

YUHALAMAK : Turkish Turkish

irine "yuha" diye bağırmak

YUHALANIŞ : Turkish Turkish

yuhalanmak eylemi ya da biçimi

YUHALANMA : Turkish Turkish

yuhalanmak eylemi

YUHALANMAK : Turkish Turkish

yuhalamak eylemi yapılmak

YÜK ALTINA GİRMEK : Turkish Turkish

ağır bir görevi üzerine almak

YÜK ARABASI : Turkish Turkish

yük taşımada kullanılan araba

YÜK VURMAK : Turkish Turkish

(hayvana) yük yüklemek

YÜK, -KÜ : Turkish Turkish

araba, hayvan vb.'nin taşıdığı şeylerin tümü

YÜK, -KÜ : Turkish Turkish

araba, hayvan vb.'nin taşıyabildiği miktar

YÜK, -KÜ : Turkish Turkish

eşya

YÜK, -KÜ : Turkish Turkish

irinin üzerine almak zorunda kaldığı ağır görev