Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
YÜZ KALIBI : Turkish Turkish

ınsan yüzüne alçı dökülerek alınmış kalıp, bu kalıptan çoğaltılmış yüz heykeli, °mask

YÜZ KERE : Turkish Turkish

pek çok kez, tekrar tekrar, defalarca

YÜZ KIZARTICI : Turkish Turkish

utandırıcı, utanılacak

YÜZ KIZARTMAK : Turkish Turkish

sıkılarak istemek

YÜZ KIZARTMAK : Turkish Turkish

utandırmak

YÜZ KIZDIRMAK : Turkish Turkish

utanmayı göze almak

YÜZ SURAT DAVUL DERİSİ (YÜZ SURAT HAK GETİRE YA DA YÜZ SURAT MAHKEME DUVARI) : Turkish Turkish

hiç utanması olmayanlar için söylenir

YÜZ SÜRMEK : Turkish Turkish

aşırı sevgi göstermek için yere eğilmek

YÜZ TAKINMAK : Turkish Turkish

yüze verilen biçimle bir duyguyu belirtmek

YÜZ VERİNCE ASTAR İSTEMEK : Turkish Turkish

kendisine gösterilen küçük bir ilgiden şımararak geniş yetki elde etmeye, daha çok yarar sağlamaya çalışmak

YÜZ VERMEK : Turkish Turkish

ilgi, yakınlık göstermek, hoşgörülü davranmak, şımartmak, itibar etmek

YÜZ YAZISI : Turkish Turkish

köylerde gelinin yüzüne yapıştırılan telli pullu süsler

YÜZ YÜZDEN UTANIR : Turkish Turkish

insanlar karşı karşıya gelince daha kolay uzlaşabilirler

YÜZ YÜZE BAKMAK : Turkish Turkish

karşılıklı ilişkiyi korumak zorunda bulunmak

YÜZ YÜZE GELMEK : Turkish Turkish

irden karşılaşmak

YÜZBAŞI, -YI : Turkish Turkish

orduda rütbesi üsteğmenle binbaşı arasında olan subay

YÜZBAŞILIK : Turkish Turkish

yüzbaşının rütbesi ya da yüzbaşının görevi

YÜZDE : Turkish Turkish

herhangi bir işte aracı olan kimseye, görevinin karşılığı olarak, yüzde hesabına göre verilen ücret, yüzdelik

YÜZDE : Turkish Turkish

ir sayı sıfatı ile kullanıldığında, yüze bölünen bir şeyin o kadarlık parçasını belirtir

YÜZDE YÜZ : Turkish Turkish

kuşkusuz, şüphesiz, muhakkak

YÜZDE YÜZ : Turkish Turkish

ütünü, tamamı

YÜZDECİ : Turkish Turkish

ir işten yüzde alan

YÜZDECİLİK : Turkish Turkish

ir işten yüzde alma durumu

YÜZDELİK : Turkish Turkish

yüzde

YÜZDEN : Turkish Turkish

undan dolayı anlamındaki bu yüzden deyiminde geçer