Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
ZAHİR : Turkish Turkish

yardım eden, destekleyen, arka çıkan

ZAHİRDE : Turkish Turkish

görünüşte

ZAHİRE : Turkish Turkish

gereğinde kullanılmak için saklanan tahıl

ZAHİREN : Turkish Turkish

görünüşte, görünüşe göre

ZAHİRİ : Turkish Turkish

görünen, görünürdeki

ZAHİRİ : Turkish Turkish

ıçten olmayan, yapmacık

ZAHİT : Turkish Turkish

dinin yasak ettiği şeylerden sakınıp buyurduklarını yerine getiren (kimse)

ZAHİT : Turkish Turkish

kaba sofu

ZAHMET ÇEKMEK : Turkish Turkish

sıkıntıya katlanmak, güçlükle karşılaşmak

ZAHMET ETMEK (ZAHMETE GİRMEK YA DA ZAHMETE KATLANMAK) : Turkish Turkish

iri için yorulmak ya da masrafa girmek

ZAHMET OLMAZSA : Turkish Turkish

"rica ederim" yerine kullanılan bir nezaket sözü

ZAHMET VERMEK : Turkish Turkish

sıkıntı vermek

ZAHMET, -Tİ : Turkish Turkish

sıkıntı, güçlük, yorgunluk, eziyet, °meşakkat

ZAHMETE SOKMAK : Turkish Turkish

irine yorgunluk vermek ya da masraf ettirmek

ZAHMETİNE DEĞMEK : Turkish Turkish

verilen emeği karşılamak

ZAHMETLİ : Turkish Turkish

zahmetle yapılan, yorucu, sıkıntılı, eziyetli, güç

ZAHMETSİZ : Turkish Turkish

sıkıntı çekilmeden, güçlükle karşılaşmadan yapılan, eziyetsiz, kolay, emeksiz

ZAİL : Turkish Turkish

yok olan, ortadan kalkan, sürekli olmayan

ZAİL OLMAK : Turkish Turkish

yok olmak, ortadan kalkmak

ZAİT : Turkish Turkish

çoğaltan, artıran

ZAİT : Turkish Turkish

gereksiz

ZAİT : Turkish Turkish

artı (+)

ZAKKUM : Turkish Turkish

zakkumgillerden, çiçekleri beyaz ya da pembe renkli, çoğunlukla kurumuş dere yataklarında kendi kendine yetişen ağılı bir bitki, ağıağacı (nerium oleander)

ZAKKUMGİLLER : Turkish Turkish

ıkiçeneklilerden, zakkum, cezayirmenekşesi gibi türleri içine alan familya

ZALİM : Turkish Turkish

acımasız ve haksız davranan, kıyıcı, zulmeden