Multilingual Turkish Dictionary Turkish Turkish

ZIMBALI : Turkish Turkish

zımbası olan

ZIMBALI DEFTER : Turkish Turkish

kolay koparılabilsin diye yapraklarının dibi zımbalanmış olan defter

ZIMBIRDATMA : Turkish Turkish

zımbırdatmak eylemi

ZIMBIRDATMAK : Turkish Turkish

telli bir çalgıyı acemice çalmak

ZIMBIRDATMAK : Turkish Turkish

herhangi bir şeyden çirkin ve kulağı tırmalayan sesler çıkarmak

ZIMBIRTI : Turkish Turkish

telli bir çalgıyı acemice çalarak çıkarılan çirkin ses

ZIMBIRTI : Turkish Turkish

u çirkin sesi çıkaran şey

ZIMBIRTI : Turkish Turkish

adı anımsanmayan ya da söylenilmek istenmeyen ufak ve değersiz bir şeyi anlatmak için kullanılır

ZİMMET, -Tİ : Turkish Turkish

ir ticaret kuruluşunun borçlarının tümü

ZİMMET, -Tİ : Turkish Turkish

üstlenilen para

ZİMMET, -Tİ : Turkish Turkish

ir sorumlunun üzerine geçirdiği ve ödemek zorunda olduğu para

ZIMNEN : Turkish Turkish

üstü kapalı olarak dolayısıyla

ZIMNİ : Turkish Turkish

kapalı olarak yapılan ya da söylenen, dolayısıyla anlatılan; kapalı, gizli

ZIMNİ : Turkish Turkish

ıçerik

ZIMNINDA : Turkish Turkish

dolayısıyla, için

ZIMPARA : Turkish Turkish

çok sert alümin billurları kapsayan ve aşındırıcı olarak kullanılan doğal kaya

ZIMPARA KÂĞIDI : Turkish Turkish

maden, tahta ve daha başka şeylerin yüzünü aşındırıp düzeltmeye ve parlatmaya yarar, üstüne zımpara tozu yapıştırılmış kalınca kâğıt

ZIMPARA TOZU : Turkish Turkish

taş kesme çarklarının üzerine yapıştırılan maden tozu

ZIMPARALAMA : Turkish Turkish

zımparalamak eylemi

ZIMPARALAMAK : Turkish Turkish

ir şeyin yüzeyine zımpara sürmek

ZIMPARALANMA : Turkish Turkish

zımparalanmak eylemi

ZIMPARALANMAK : Turkish Turkish

zımparalamak eylemi yapılmak

ZİNA : Turkish Turkish

aralarında evlilik bağı olmayan kişiler arasındaki cinsel ilişki

ZİNCİFRE : Turkish Turkish

kırmızı renkli doğal cıva sülfür

ZİNCİFRE : Turkish Turkish

kırmızı kurşun oksidin ya da sülüğenin eski adı