Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
ZORU ZORUNA : Turkish Turkish

güçlükle, zorbela

ZORUN NE? : Turkish Turkish

kastın ne, ne istiyorsun?

ZORUNA GİTMEK : Turkish Turkish

onuruna dokunmak, gücüne gitmek

ZORUNDA OLMAK : Turkish Turkish

kesinlikle yapması gerekmek, yapmaya mecbur olmak

ZORUNLU : Turkish Turkish

kesin olarak gereksinim duyulan, °zaruri, °mecburi, °ıstırari

ZORUNLU : Turkish Turkish

doğal olarak kaçınılması olanaksız olan

ZORUNLU KILMAK : Turkish Turkish

olması gereken duruma getirmek

ZORUNLU OLARAK : Turkish Turkish

kendi isteğinin dışında

ZORUNLUK, ZORUNLULUK : Turkish Turkish

olması gerekme, olduğundan başka olmama durumu, °mecburiyet, °zaruret, °ıztırar

ZORUNLUK, ZORUNLULUK : Turkish Turkish

olayların iç ve özlerindeki düzenlilik, yasaya bağlılık ve yapı gereği, belli koşullar altında onaya çıkması kaçınılmaz olan şey

ZORUNLUK, ZORUNLULUK : Turkish Turkish

ınsanın, doğanın ve toplumun nesnel yasalarına bağımlı olması durumu

ZORUNSUZ : Turkish Turkish

zorunlu olmayan

ZORUNSUZLUK : Turkish Turkish

zorunlu olmama durumu

ZR : Turkish Turkish

zirkonyum'un simgesi

ZÜBDE : Turkish Turkish

özet, öz

ZÜCACİYE : Turkish Turkish

cam, porselen vb. maddelerden yapılmış eşya

ZÜCACİYE : Turkish Turkish

cam, porselen ile ilgili

ZÜĞÜRT : Turkish Turkish

parasız, yoksul, meteliksiz olan (kimse)

ZÜĞÜRT OLUP DÜŞÜNMEKTENSE UYUZ OLUP KAŞINMAK YEĞDİR : Turkish Turkish

züğürtlük, insanı uyuz olmaktan daha çok rahatsız eder

ZÜĞÜRT TESELLİSİ : Turkish Turkish

kötü sonuçlanmış bir işte, çok önemsiz iyi bir yan bularak sevinme

ZÜĞÜRTLEME, ZÜĞÜRTLEŞME : Turkish Turkish

züğürtlemek, züğürtleşmek eylemi

ZÜĞÜRTLEMEK, ZÜĞÜRTLEŞMEK : Turkish Turkish

parasız, meteliksiz kalmak, züğün duruma gelmek

ZÜĞÜRTLÜK : Turkish Turkish

parasızlık, parasız kalma durumu, meteliksizlik

ZÜHAL, -Lİ : Turkish Turkish

sekendiz, satürn

ZÜHRE : Turkish Turkish

çulpan, çobanyıldızı, venüs