Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
BİÇKİ : Turkish Turkish

dikilecek kumaşı belli bir modele ve ölçüye göre kesme sanatı

BIÇKI : Turkish Turkish

el ya da motorla çalışan tahta ya da ağaç biçmekte kullanılan bir tür büyük testere

BIÇKI : Turkish Turkish

saraç bıçağı

BIÇKI : Turkish Turkish

ağ budamaya yarayan dişli bıçak

BİÇKİ VE DİKİŞ YURDU : Turkish Turkish

içki ve dikiş okulu

BİÇKİ YAPMAK : Turkish Turkish

dikilecek kumaşı belli bir modele ve ölçüye göre kesmek

BİÇKİCİ : Turkish Turkish

kumaşı belli bir modele göre biçen (kimse)

BIÇKICI : Turkish Turkish

ıçkıyla ağaç, tahta kesen kimse

BIÇKICI : Turkish Turkish

ıçkı yapıp satan kimse

BIÇKICILIK : Turkish Turkish

ıçkıcının yaptığı iş

BIÇKIEVİ : Turkish Turkish

ıçkı işlerinin yapıldığı yer, bıçkıhane

BIÇKIHANE : Turkish Turkish

ıçkıevi

BIÇKIN : Turkish Turkish

külhanbeyi, kabadayı

BIÇKIN : Turkish Turkish

korkusuz, gözü pek, yürekli, °cesur

BIÇKINLAŞMAK : Turkish Turkish

kabadayılık taslamak

BIÇKINLIK : Turkish Turkish

ıçkın olma durumu

BİÇME : Turkish Turkish

içmek eylemi

BİÇME : Turkish Turkish

alt ve üst tabanları birbirine koşut ve eşit iki çokgenden, yanal ayrıtları da eşit ve koşut doğrulardan oluşan çokdüzlemli cisim, °menşur, °prizma

BİÇME : Turkish Turkish

yontulmuş yapı taşı

BİÇMEK, -ER : Turkish Turkish

elli bir biçim vererek kesmek

BİÇMEK, -ER : Turkish Turkish

dikilecek kumaşı belli bir ölçüye ve modele uygun olarak makasla kesmek

BİÇMEK, -ER : Turkish Turkish

ekini, otu orakla, tırpanla, makineyle kesmek

BİÇMEK, -ER : Turkish Turkish

düşmanı yaylım ateşiyle öldürmek

BİÇMEK, -ER : Turkish Turkish

(değer, paha, fiyat) koymak

BİÇTİRMEK : Turkish Turkish

içmek eylemini yaptırmak