Multilingual Turkish Dictionary Turkish Turkish

BOŞLUK : Turkish Turkish

yetersizlik

BOŞLUK : Turkish Turkish

ıçinde hiçbir cisim bulunmayan uzay,°vakum

BOŞLUKLU : Turkish Turkish

oşluğu olan, boşlukları olan

BOŞLUKÖLÇER : Turkish Turkish

elektronikte vakum tüpündeki artık gazların basınç değerini belirten düzenek, °vakummetre

BÖSMEK : Turkish Turkish

ir madde birdenbire gaz durumuna gelerek patlamak, ºinfilak etmek

BOŞNAK : Turkish Turkish

osna halkından ya da bu halkın soyundan olan kimse

BOŞNAK : Turkish Turkish

oşnaklara özgü olan, boşnaklarla ilgili olan

BOŞNAK GÜZELİ : Turkish Turkish

sarı saçlı, al yanaklı, ablak yüzlü güzel

BOŞNAKÇA : Turkish Turkish

osna müslümanlarının hem ıslav dillerinden olan sırpça-hırvatça hem de türkiye türkçesinin rumeli lehçesine bağlı olan dili

BOŞTA : Turkish Turkish

yapacak işi olmayan

BOŞTA : Turkish Turkish

ir makinenin yüksüz olarak çalışması, °rölanti

BOŞTA : Turkish Turkish

ir motorun durmadan çalışabildiği en düşük rejim, °rölanti

BOSTAN : Turkish Turkish

sebze bahçesi

BOSTAN : Turkish Turkish

kavun, karpuz tarlası

BOSTAN : Turkish Turkish

kavun ve karpuza verilen ortak ad

BOSTAN : Turkish Turkish

salatalık

BOSTAN KORKULUĞU : Turkish Turkish

kuşları ürkütüp yaklaştırmamak için tarlaya dikilen insan görünümlü nesne

BOSTAN KORKULUĞU : Turkish Turkish

kendisinden beklenilen görevi yapmayan ya da yapamayan göstermelik yetkili

BOSTANCI : Turkish Turkish

ostan işleriyle uğraşan kimse, bostan bekçisi

BOSTANCI : Turkish Turkish

osmanlı tarihinde sarayın korunmasına ve kentin güvenliğine bakmakla görevli olan erlerden her biri

BOSTANCI OCAĞI : Turkish Turkish

ostancıların bağlı olduğu ocak

BOSTANCILIK : Turkish Turkish

ostan işleriyle uğraşma işi

BOSTANCILIK : Turkish Turkish

ostancının görevi

BOSTANPATLICANI : Turkish Turkish

az çekirdekli, iri ve yuvarlak bir patlıcan türü

BOŞUNA : Turkish Turkish

oş yere, yararsız yere, gereksiz, °beyhude, °nafile, °tevekkeli