Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
BRANDA : Turkish Turkish

gemilerde tayfa ve erlerin yattığı dikdörtgen biçiminde, astarlanmış bezden yapılan, halatlarla bir yere tutturulan asılı yatak

BRANDA BEZİ : Turkish Turkish

keten ve pamuk ipliğinden sık ve sağlam dokunmuş bez

BRANŞ : Turkish Turkish

(bilim için) dal, kol

BRAVO : Turkish Turkish

aferin, yaşa!

BRE : Turkish Turkish

"ey, hey" anlamında kullanılır

BRE : Turkish Turkish

"be" yerine kullanılır

BRE : Turkish Turkish

"vay" gibi şaşma anlatır

BRE : Turkish Turkish

yinelenen iki emir kipi arasına getirilerek eylemin sürekliliğini anlatır

BRE : Turkish Turkish

şaşkınlık, coşku anlatır

BREŞ : Turkish Turkish

doğal çimentoyla lavlı, kavkılı, kemikli kırıntıların kaynaşmasıyla oluşmuş kütle

BREŞ : Turkish Turkish

ir tür yapay mermer

BREZİL : Turkish Turkish

aklagillerden kimi ağaçların kırmızı boya çıkarılan odunu

BRİÇ, -Çİ : Turkish Turkish

dört kişi arasında oynanan bir kâğıt oyunu

BRIÇKA : Turkish Turkish

usya'da üstü kapalı, kışın kızak olarak kullanılan tek atlı, yaylı hafif araba

BRİFİNG : Turkish Turkish

ir konuda özet olarak verilen bilgi ya da açıklama

BRİK : Turkish Turkish

ıki direkli, seren yelkenli, birkaç top taşıyan gemi

BRİK : Turkish Turkish

önde çok yüksek bir oturma yeri, arkada da boylamasına yerleştirilmiş oturacak yerleri bulunan, dört tekerlekli yaylı at arabası

BRİKET : Turkish Turkish

linyit ve kömür tozundan basınçla elde edilen yakıt

BRİKET : Turkish Turkish

linyit, kömür tozu ve katran tortusundan basınçla elde edilen, tuğla biçimli yapı gereci

BRİKETÇİ : Turkish Turkish

iket yapan ya da satan kimse

BRİKETLEME : Turkish Turkish

maden tozunun basınçla sıkıştırılarak briket haline getirilmesi

BRİYANTİN : Turkish Turkish

saçı parlatmak ve yatırmak için kullanılan güzel kokulu bir madde

BRİYANTİNLEMEK : Turkish Turkish

saçlara briyantin sürmek

BRİYANTİNLİ : Turkish Turkish

iyantin sürülmüş olan

BRİZBİZ : Turkish Turkish

pencerelerin çerçevesine, içeriden tutturulan ince perde