Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
BU ARADA ( YA DA BU MEYANDA) : Turkish Turkish

u süre içinde

BU ARADA ( YA DA BU MEYANDA) : Turkish Turkish

irlikte, beraber

BU CÜMLEDEN : Turkish Turkish

unlar arasında, bunlar gibi

BU GİDİŞLE : Turkish Turkish

u biçimde, bu tarzda

BU GÖZLE : Turkish Turkish

u anlayışla

BU GÜNLERDE ( YA DA BU YAKINLARDA) : Turkish Turkish

oldukça yakın bir zamanda

BU HAYSİYETLE : Turkish Turkish

u bakımdan

BU KABİL : Turkish Turkish

u gibi, bu türlü

BU KABİLDEN : Turkish Turkish

gibi, çeşidinden

BU KADAR : Turkish Turkish

u denli

BU NE PERHİZ BU NE LAHANA TURŞUSU! : Turkish Turkish

sözleri ve davranışları birbirini tutmuyor, çelişiyor

BU SICAĞA KAR MI DAYANIR? : Turkish Turkish

aşırı harcamalarla eldeki olanakların tükeneceğini anlatır

BU YANA... : Turkish Turkish

den beri

BU, -NU : Turkish Turkish

yerde, zamanda ya da söz zincirinde en yakın olanı gösterir

BU, -NU : Turkish Turkish

en yakında bulunan bir varlığı ya da biraz önce anılan bir şeyi işaret yoluyla belirtmek için kullanılır. (çekim sırasında "bunu, buna, bunda, bundan" biçimlerine girer. çoğulu bunlar)

BUAT : Turkish Turkish

elektrik akımı devrelerinde birleştirme yapmak ya da daha fazla kollara ayırmak için kullanılan araç, kutu

BUBİ : Turkish Turkish

küçük bir dokunmayla patlayan, alalanmış bombadan oluşan "bubi tuzağı" teriminde geçer

BUCAK : Turkish Turkish

kenar, köşe, yer

BUCAK : Turkish Turkish

ılçelerin, bir müdürle yönetilen bölümlerinden her biri, °nahiye

BUCAK BUCAK : Turkish Turkish

her yerde, her tarafta

BUCAK BUCAK ARAMAK : Turkish Turkish

her yerde aramak

BUCAK BUCAK KAÇMAK : Turkish Turkish

ir olay, bir durum ya da bir kimseyle karşılaşmamaya çalışmak

BUÇUK : Turkish Turkish

(sayı ve üleştirme sıfatlarından sonra gelir, tek başına kullanılmaz) belirtilen birimin yarısı kadar fazlası

BUÇUK : Turkish Turkish

(saati gösteren bir sayıdan sonra) saat başından yarım saat sonrasını belirtir

BUÇUKLU : Turkish Turkish

artığı, fazlası olan, kesirli