Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
BÜYÜKANA : Turkish Turkish

üyükanne

BÜYÜKANNE : Turkish Turkish

annenin ya da babanın annesi, nine

BÜYÜKANNELİK : Turkish Turkish

üyükanne olma durumu

BÜYÜKAYI : Turkish Turkish

kuzey yarımküre'de yedi yıldızdan oluşmuş takımyıldız, yedigir, °dübbüekber

BÜYÜKBABA : Turkish Turkish

abanın ya da annenin babası, dede

BÜYÜKBABALIK : Turkish Turkish

üyükbaba olma durumu

BÜYÜKBAŞ : Turkish Turkish

sığır, manda gibi hayvanların ortak adı

BÜYÜKÇE : Turkish Turkish

iraz büyük

BÜYÜKÇE : Turkish Turkish

oldukça önemli

BÜYÜKELÇİ : Turkish Turkish

üstün aşamalı elçi, °sefiri kebir

BÜYÜKELÇİLİK : Turkish Turkish

üyükelçi olma durumu

BÜYÜKELÇİLİK : Turkish Turkish

üyükelçinin orunu

BÜYÜKHANIM : Turkish Turkish

yaşlı kadın

BÜYÜKKENT : Turkish Turkish

anakent, büyükşehir

BÜYÜKKÖPEK : Turkish Turkish

güney yakımküre'de bir takımyıldız

BÜYÜKLE BÜYÜK, KÜÇÜKLE KÜÇÜK OLMAK : Turkish Turkish

her yaş ve durumdaki kişilere karşı dostça, arkadaşça davranmak

BÜYÜKLENME : Turkish Turkish

kendini büyük gösterme, °kibir

BÜYÜKLENMEK : Turkish Turkish

kendini büyük göstermek, büyüklük taslamak, kibirlenmek

BÜYÜKLÜ KÜÇÜKLÜ : Turkish Turkish

üyük küçük hepsi bir arada

BÜYÜKLÜK : Turkish Turkish

üyük olma durumu, ululuk

BÜYÜKLÜK : Turkish Turkish

üyüklere yaraşır bağışlayıcı davranış

BÜYÜKLÜK GÖSTERMEK : Turkish Turkish

gönül ululuğu göstermek

BÜYÜKLÜK HASTALIĞI : Turkish Turkish

kendini olduğundan çok daha büyük ve önemli görme, gösterme hastalığı, °megalomani

BÜYÜKLÜK TASLAMAK : Turkish Turkish

kendini üstün göstermeye çalışmak, böbürlenmek

BÜYÜKŞEHİR : Turkish Turkish

anakent, büyükkent