Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
BÜYÜKSEMEK : Turkish Turkish

ir şeyi olduğundan büyük görmek, önemsemek

BÜYÜKSÜ : Turkish Turkish

üyüğe benzeyen, büyük gibi

BÜYÜKTEN BÜYÜKE : Turkish Turkish

mirasın, önce büyüğe, o ölünce kalanların en büyüğüne geçmesi kuralı, °ekber evlat hakkı

BÜYÜLEMEK : Turkish Turkish

üyüyle etki altına almak

BÜYÜLEMEK : Turkish Turkish

etkisi altına almak, birini kendine bağlamak, °teshir etmek

BÜYÜLENİŞ : Turkish Turkish

üyülenmek eylemi ya da biçimi

BÜYÜLENMEK : Turkish Turkish

üyülemek eylemine konu olmak

BÜYÜLEYİCİ : Turkish Turkish

etkileyen, çekici niteliği olan

BÜYÜLEYİCİLİK : Turkish Turkish

üyüleyici olma durumu

BÜYÜLEYİŞ : Turkish Turkish

üyülemek eylemi ya da biçimi

BÜYÜLTEÇ : Turkish Turkish

( fotoğrafçılıkta) temel işlevi fotoğrafları büyütme, onlara boyut kazandırma olan makine, °agrandisör

BÜYÜLTME : Turkish Turkish

üyültme eylemi

BÜYÜLTME : Turkish Turkish

(fotoğrafçılıkta) fotoğraflara boyut kazandırma işlemi, °agrandisman

BÜYÜLÜ : Turkish Turkish

kendisine büyü yapıldığı ileri sürülen

BÜYÜLÜ : Turkish Turkish

gizemli bir çekiciliği, etkisi olan, sihirli

BÜYÜME : Turkish Turkish

üyümek eylemi

BÜYÜME : Turkish Turkish

organizmanın bütününde ya da bu bütünün bir bölümünde boyutların artması; bu artmanın olduğu dönem

BÜYÜMEK : Turkish Turkish

organizmanın bütününde ya da bu bütünün bir bölümünde, boyutlar artmak, irileşmek, eskisinden büyük duruma gelmek

BÜYÜMEK : Turkish Turkish

yetişmek

BÜYÜMEK : Turkish Turkish

yaşı artmak, yaşlanmak

BÜYÜMEK : Turkish Turkish

artmak, güçlenmek, şiddeti artmak

BÜYÜMEK : Turkish Turkish

sayıca artmak

BÜYÜMEK : Turkish Turkish

genişlemek

BÜYÜMEK : Turkish Turkish

önem ve değer kazanmak

BÜYÜMSEMEK : Turkish Turkish

olduğundan büyük ve önemli görmek, önemsemek