Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
BUZYALAĞI, -NI : Turkish Turkish

yüksek dağlarda kalıcı kar ve buzulun birlikte oluşturduğu, arkası ve yanları dik, önü açık, çember biçimli çukurluk

C 1. : Turkish Turkish

karbon'un simgesi

C 1. : Turkish Turkish

elektrik sığasının simgesi

C G S : Turkish Turkish

santim, gram, saniye sözcüklerinin kısaltılmasından oluşan uluslararası fizik birimleri dizgesi

C, C : Turkish Turkish

türk abecesinin üçüncü harfi. "ce" adı verilen bu harf, sesbilim bakımından dişeti damak ünsüzlerinin ötümlüsüdür

C, C : Turkish Turkish

nota imlerini harflerle gösterme yönteminde "do" sesini gösterir

C, C : Turkish Turkish

omen rakamlarında yüz sayısını gösterir

C, C : Turkish Turkish

yazılı bir müzik eserinde, bir ölçü içinde dört tane dörtlük bulunduğunu gösterir

Ç, Ç : Turkish Turkish

türk abecesinin dördüncü harfi. "çe" adı verilen bu harf, sesbilim bakımından dişeti damak ünsüzlerinin ötümsüzüdür

CA : Turkish Turkish

kalsiyum'un simgesi

CABA : Turkish Turkish

ir şey ödemeden, para vermeden alınan şey, bedava

CABA : Turkish Turkish

fazla olarak, üstelik

ÇABA : Turkish Turkish

herhangi bir işi yapmak, başarmak için harcanan güç, zorlu, sürekli çalışma, °ceht

ÇABA GÖSTERMEK : Turkish Turkish

ir işi başarmak için çalışmak, uğraşmak

CABADAN : Turkish Turkish

edava olarak, fazladan

ÇABALAMA KAPTAN BEN GİDEMEM : Turkish Turkish

u işi yapacak yetenekte değilim; zorlamanın yararı yok

ÇABALAMAK : Turkish Turkish

güç bir durumdan kurtulmaya uğraşmak

ÇABALAMAK : Turkish Turkish

ir işi başarmak ya da yapmak için uğraşmak

ÇABALANMAK : Turkish Turkish

çabalamak eylemi yapılmak

ÇABALAYIŞ : Turkish Turkish

uğraşma, didinme

ÇABASIZ : Turkish Turkish

hiç çaba göstermeyen (kimse)

ÇABASIZ : Turkish Turkish

çaba harcanmadan yapılan (iş)

ÇABUCACIK : Turkish Turkish

çabucak

ÇABUCAK : Turkish Turkish

çok çabuk, vakit geçirmeden, çabucacık, hızla, süratle

ÇABUCAK : Turkish Turkish

kısa sürede ve kolaylıkla