Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
ACIMARUL : Turkish Turkish

ileşikgillerden tadı acı, dişli yapraklı, sürgününden çıkan sütü uyuşturucu ve yatıştırıcı olarak kullanılan iki yıllık bir bitki (lactuca virosa)

ACIMASIZ : Turkish Turkish

acımaz, katı yürekli, °merhametsiz, insafsız

ACIMASIZCA : Turkish Turkish

acımasız olarak, acımasız bir biçimde, zalimce, °zalimane

ACIMASIZLAŞMAK : Turkish Turkish

acımasız duruma gelmek

ACIMASIZLIK : Turkish Turkish

acımaz olma durumu, kıygı, °merhametsizlik, °zulüm

AÇIMLAMA : Turkish Turkish

açımlamak eylemi, °teşrih, °şerh

AÇIMLAMAK : Turkish Turkish

ir sorunu ya da konuyu en ince noktalarına kadar gözden geçirerek anlatmak, °şerh etmek, °teşrih etmek

AÇIMLANMAK : Turkish Turkish

açımlamak eylemine konu olmak

AÇIMLAYICI : Turkish Turkish

konuyu, sorunu en ince noktalarına değin inceleyerek ele alan

AÇIMLAYICILIK : Turkish Turkish

açımlayıcı olma durumu

ACIMSI : Turkish Turkish

acıya yakın tadı olan, tadı az acı olan, acımtırak

ACIMSI : Turkish Turkish

dokunaklı

ACIMTIRAK : Turkish Turkish

acımsı

ACINDAN ÖLMEK : Turkish Turkish

açlıktan ölmek

ACINDAN ÖLMEK : Turkish Turkish

çok acıkmış olmak

ACINDAN ÖLMEK : Turkish Turkish

çok yoksul olmak

ACINDIRMAK : Turkish Turkish

ir kimsenin acımasına yol açmak, °merhamete getirmek

AÇINDIRMAK : Turkish Turkish

açınmasını sağlamak

AÇINDIRMAK : Turkish Turkish

ir cismin yüzeyini açarak bir düzlem üzerine yaymak

AÇINIM : Turkish Turkish

açınmak eylemi, °inkişaf

AÇINIM : Turkish Turkish

ir cismin yüzeylerinin açılıp bir düzlem üzerine yayılması

ACINMAK : Turkish Turkish

acımak eylemine konu olmak

ACINMAK : Turkish Turkish

aşkasının hesabına üzülmek, yazıklanmak, yerinmek, eseflenmek, esef etmek, teessüf etmek

AÇINMAK : Turkish Turkish

(tohum, hastalık için) gelişmek, °inkişaf etmek

AÇINMAK : Turkish Turkish

ıçindeki yetenekler uyanarak ereğine varmak, gelişmek, °inkişaf etmek