Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
CAMBAZ : Turkish Turkish

yerde ve tel, at, bisiklet vb. üzerinde dengeye dayanan, tehlikeli, heyecan verici gösterileri yapan kimse, °akrobat

CAMBAZ : Turkish Turkish

at alıp satan ya da yetiştiren kimse

CAMBAZ : Turkish Turkish

usta, becerikli kimse

CAMBAZ : Turkish Turkish

kurnaz, hileci

CAMBAZHANE : Turkish Turkish

cambazların oyunlarını gösterdikleri yer

CAMBAZLIK : Turkish Turkish

cambazın işi ya da mesleği, akrobat-lık, °akrobasi

CAMBAZLIK : Turkish Turkish

kurnazlık, hilecilik

ÇAMBİTİ : Turkish Turkish

kozalaklılarda, özellikle çamlarda yaşayan hortumlu bir asalak

CAMBUL CUMBUL : Turkish Turkish

(yemek için) çok sulu

ÇAMÇA : Turkish Turkish

sazangillerden, pullarından yalancı inci yapılan bir ırmak balığı (leuciscus rutilus)

ÇAMÇA : Turkish Turkish

ağaçtan, oyularak yapılmış büyük kaşık, kepçe

ÇAMÇAK : Turkish Turkish

ağaçtan yapılan kulplu su kabı

CAMCI : Turkish Turkish

cam ticaretini ya da cam takmayı meslek edinmiş kimse

CAMCI : Turkish Turkish

evin içini pencereden gözetleyen kimse, röntgenci

CAMCI MACUNU : Turkish Turkish

camla çerçeve arasındaki aralıkları kapatmakta kullanılan ve kaba üstübeçle beziryağından yapılan hamur

CAMCILIK : Turkish Turkish

cam alıp satma ya da takma işi

CAMCILIK : Turkish Turkish

evin içini pencereden gözetleme

CAMEKÂN : Turkish Turkish

göstermelik, satılık şeylerin sergilendiği camlı bölme ya da yer, sergen, °vitrin

CAMEKÂN : Turkish Turkish

ir yeri bir ya da daha çok bölüme ayıran cam bölme, camlık

CAMEKÂN : Turkish Turkish

sera

CAMEKÂN : Turkish Turkish

hamamlarda soyunulan camlı yer

CAMEKÂN : Turkish Turkish

gözlük

CAMEKÂNLI : Turkish Turkish

camekânı olan

CAMEKÂNLI : Turkish Turkish

gözlüklü

ÇAMFISTIĞI, -NI : Turkish Turkish

fıstık çamının kozalak biçimindeki meyvesinden çıkarılan sert kabuklu, yağlı ve nişastalı tohumu