Turkish Turkish
ÇATIŞMAK : Turkish Turkish
(deve ve köpek için) çiftleşmek
ÇATIŞMAK : Turkish Turkish
aynı zamana rastlamak
ÇATIŞTIRMAK : Turkish Turkish
irbirine çattırmak, birbirine düşürmek
ÇATKI : Turkish Turkish
uç uca, birbirine çatılan şeylerin tümü
ÇATKI : Turkish Turkish
sehpa
ÇATKI : Turkish Turkish
alından geçerek başın çevresine çember gibi bağlanan bağ, kaşbastı
ÇATKI : Turkish Turkish
ir işin bütününün ya da parçalarının bir araya getirilmesinde uyulan yöntem
ÇATKILI : Turkish Turkish
çatkısı olan
ÇATKILIK : Turkish Turkish
çift öküzlerini birbirine bağlayan çifte boyunduruklu ağaç
ÇATKIN : Turkish Turkish
çatık
ÇATKINLIK : Turkish Turkish
çatkın olma durumu
ÇATLADIN MI? : Turkish Turkish
aşırı sabırsızlık gösterenlere söylenen kaba bir uyarma
ÇATLAK : Turkish Turkish
çatlamış olan
ÇATLAK : Turkish Turkish
çatlamış yer
ÇATLAK : Turkish Turkish
özellikle derinin esnekliğini yitirmesinden kaynaklanan bozukluk, çatlama
ÇATLAK : Turkish Turkish
deli, kaçık
ÇATLAK SES : Turkish Turkish
pürüzlü ses
ÇATLAK SES : Turkish Turkish
(kişi, görüş, söz, davranış için) aykırı
ÇATLAK ZURNA : Turkish Turkish
çirkin sesli, geveze
ÇATLAKLIK : Turkish Turkish
çatlak olma durumu
ÇATLAKLIK : Turkish Turkish
çatlamış yer, çatlak
ÇATLAKLIK : Turkish Turkish
delilik
ÇATLAMA : Turkish Turkish
çatlamak eylemi
ÇATLAMA : Turkish Turkish
tohumların dağılması için meyve kabuğunun yarılması, açılma
ÇATLAMA : Turkish Turkish
dalgaların sığ kıyıya geldikleri zaman dökülüp köpürmesi, çatlak
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani