Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
ÇEMBER SAKAL : Turkish Turkish

yuvarlak bir biçimde kesilmiş gericilerin sakalı

ÇEMBERLEMEK : Turkish Turkish

çemberle kuşatmak

ÇEMBERLENMEK : Turkish Turkish

çemberle kuşatılmak

ÇEMBERLENMEK : Turkish Turkish

çember durumuna gelmek

ÇEMBERLİ : Turkish Turkish

çemberi olan

ÇEMBERLİ : Turkish Turkish

çember geçirilmiş olan

ÇEMBERSEL : Turkish Turkish

çember bakımından, çembere benzeyen

CEMBİYE : Turkish Turkish

ir çeşit kama, °hançer

ÇEMÇE : Turkish Turkish

üyük tahta kaşık, çömçe

ÇEMEN : Turkish Turkish

maydanozgillerden bir bitki ve bunun kokulu tohumu (cuminum cyminum)

ÇEMEN : Turkish Turkish

u tohumu un durumuna getirip sarmısak, kırmızıbiberle karıştırarak yapılan, pastırma üzerine sürülen macun

ÇEMENLEMEK : Turkish Turkish

çemen sürmek

ÇEMENLİ : Turkish Turkish

çemeni olan ya da çemen sürülmüş olan

CEMETMEK : Turkish Turkish

toplamak, bir araya getirmek

CEMİ : Turkish Turkish

ütün, hep, (bir şeyin) hepsi, (bir şeyin) tümü

CEMİ : Turkish Turkish

toplama

CEMİ : Turkish Turkish

çoğul

CEMİL : Turkish Turkish

(erkek için) güzel

CEMİL : Turkish Turkish

tanrı'nın sıfatlarından biri

CEMİLE : Turkish Turkish

(kadın için) güzel

CEMİLE : Turkish Turkish

gönül alıcı davranış

CEMİYET, -Tİ : Turkish Turkish

dernek

CEMİYET, -Tİ : Turkish Turkish

topluluk, toplum

CEMİYET, -Tİ : Turkish Turkish

düğün

CEMİYET, -Tİ : Turkish Turkish

irbirine uygun ya da zıt anlamlı sözcükleri tenasüp ya da tezat sanatları yoluyla bir araya getirme