Turkish Turkish
Turkish Turkish
ÇEREZ PARASI : Turkish Turkish
kimilerince küçümsenen (para, aylık vb.)
ÇEREZCİ : Turkish Turkish
çerez satan kimse
ÇEREZCİLİK : Turkish Turkish
çerez satma işi
ÇEREZLENMEK : Turkish Turkish
çerez türünden bir şeyler yemek
ÇEREZLENMEK : Turkish Turkish
ir şeyden biraz yararlanmak, azar azar yemek, çimlenmek
ÇEREZLİK : Turkish Turkish
çerez olabilecek şeyler
ÇEREZLİK : Turkish Turkish
çerez konulan kap
ÇERGE : Turkish Turkish
derme çatma çadır
ÇERGE : Turkish Turkish
çingene çadırı
ÇERGE : Turkish Turkish
otağ
ÇERGECİ : Turkish Turkish
padişah çadırını beklemekle görevli yeniçeri
ÇERGİCİ : Turkish Turkish
pazarlarda sergi açan gezginci esnaf
CERH : Turkish Turkish
yaralama
CERH : Turkish Turkish
(bir düşünce, kanı ya da sav için) çürütme
CERH ETMEK : Turkish Turkish
yaralamak
CERH ETMEK : Turkish Turkish
çürütmek
ÇERİ : Turkish Turkish
asker
ÇERİBAŞI, -YI : Turkish Turkish
alay beyi
ÇERİBAŞI, -YI : Turkish Turkish
çingene topluluklarının başı
CERİDE : Turkish Turkish
gazete
CERİDE : Turkish Turkish
tutanak, kayıt defteri
CERİDE : Turkish Turkish
süvari kolu
CERİHA : Turkish Turkish
yara
ÇERİK : Turkish Turkish
altı kiloluk bir tahıl ölçüsü
ÇERKEZ : Turkish Turkish
kafkasya'da yaşayan bir boy ya da bu boydan olan kimse
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani