Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
ÇEŞMEYE GİTSE ÇEŞME KURUYACAK : Turkish Turkish

çok talihsiz kimseler için söylenir

ÇEŞMİBÜLBÜL : Turkish Turkish

üzeri sarmal süsler ve çiçek motifleriyle bezenmiş cam işlerine verilen ad

ÇEŞNİ : Turkish Turkish

(yiyecek, içecek için) tat, tadımlık

ÇEŞNİ : Turkish Turkish

hoşa giden bir özellik

ÇEŞNİ TUTMAK : Turkish Turkish

ekmekçilikte una karıştırılacak suyun oranını belirtmek

ÇEŞNİCİ : Turkish Turkish

saraylarda ve büyük konaklarda yemek ve sofra işlerini yöneten kimse

ÇEŞNİCİ : Turkish Turkish

osmanlılarda sikke denilen altın ve gümüş paraların ayarını düzenleyen kimse

ÇEŞNİCİ : Turkish Turkish

tütün ya da içkilerin tat ve niteliğini belirleyen kimse

ÇEŞNİCİBAŞI, -NI : Turkish Turkish

aş çeşnici

ÇEŞNİCİBAŞI, -NI : Turkish Turkish

sık sık eş değiştiren erkek

ÇEŞNİCİLİK : Turkish Turkish

çeşnicinin işi

ÇEŞNİLENMEK : Turkish Turkish

tadı yerine gelmek

ÇEŞNİLİK : Turkish Turkish

yemeğe çeşni vermek için katılan baharat vb

ÇEŞNİSİNE BAKMAK : Turkish Turkish

tadına bakmak

CESTE : Turkish Turkish

"azar azar", "kısım kısım" anlamına ceste ceste ikilemesinde geçer

CESUR : Turkish Turkish

yürekli, cesaretli

CESURLUK : Turkish Turkish

yüreklilik, gözü pek olma durumu

CET BECET : Turkish Turkish

atalardan beri, soyca

CET, -DDİ : Turkish Turkish

dede, büyükbaba

CET, -DDİ : Turkish Turkish

atalar, °ecdat

ÇETE : Turkish Turkish

ordu birliklerinden olmayan silahlı küçük birlik

ÇETE : Turkish Turkish

kötü amaçlarla bir araya gelmiş birkaç kişilik topluluk

ÇETE : Turkish Turkish

topluma başkaldırmak için bir araya gelmiş genelde gençlerin oluşturduğu topluluk

ÇETECİ : Turkish Turkish

çeteden olan kimse

ÇETECİLİK : Turkish Turkish

çeteci olma durumu ya da çetecinin yaptığı iş