Turkish Turkish
Turkish Turkish
CICIK : Turkish Turkish
süs
CICIK : Turkish Turkish
derisi soyulmuş et
CICIK : Turkish Turkish
ıç organlar
CICIKI ÇIKMAK ( YA DA CICIKINI ÇIKARMAK) : Turkish Turkish
çok yorulmak, hırpalanmak
CİCİLİ BİCİLİ : Turkish Turkish
göze çarpan süslerle bezenmiş
CİCİM : Turkish Turkish
ensiz olarak dokunmuş parçaların yan yana eklenmesiyle oluşan perde ya da örtü olarak kullanılan nakışlı ince kilim
CİCİM! : Turkish Turkish
ir sevgi sözü
CİCİM! : Turkish Turkish
yollu seslenme sözcüğü
CİCOZ : Turkish Turkish
cam ya da toprak bilyelerle oynanan bir çocuk oyunu
CİCOZ : Turkish Turkish
u oyundaki bilyelerin her biri
CİCOZ : Turkish Turkish
hiç yok
CİCOZLAMAK : Turkish Turkish
kaçmak, uzaklaşmak
CIDAĞI : Turkish Turkish
atın iki omzunun arası
CIDAĞI : Turkish Turkish
derin, işleyen yara, büyük çıban
CİDAL : Turkish Turkish
duvar
CİDAL : Turkish Turkish
çeper
CİDAL, -Lİ : Turkish Turkish
savaşma, °cenk
CİDAL, -Lİ : Turkish Turkish
ağız kavgası, çekişme
CİDALCİ : Turkish Turkish
savaşçı
ÇIDAM : Turkish Turkish
sabır
ÇIDAMAK : Turkish Turkish
sabretmek
CİDDEN : Turkish Turkish
şakasız olarak, gerçekten
CİDDİ : Turkish Turkish
ağırbaşlı
CİDDİ : Turkish Turkish
şaka olmayan, gerçek
CİDDİ : Turkish Turkish
titizlik gösterilen, önem verilen
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani