Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
ÇİM ÇİM : Turkish Turkish

ısteksizce

CİM KARNINDA BİR NOKTA : Turkish Turkish

hiçbir bilgisi olmayan, karacahil

ÇİM KAYAĞI : Turkish Turkish

çimde yapılan kayak

ÇIMA : Turkish Turkish

halat ucu

ÇIMA VERMEK : Turkish Turkish

halat uzatmak

CİMA, -I : Turkish Turkish

cinsel ilişkide bulunma

ÇIMACI : Turkish Turkish

vapur iskelelerinde çıma uzatan ya da tutan işçi

ÇIMACILIK : Turkish Turkish

çımacının işi: "boğaziçi vapurlarında bir çımacılık bulmuştu."
h. taner

CİMBAKUKA : Turkish Turkish

çelimsiz ve biçimsiz (kimse)

ÇİMBALİ : Turkish Turkish

orkestralarda çalınan iki yuvarlak yüzeyden oluşmuş metal vurmalı çalgı

CIMBAR : Turkish Turkish

çımbar

CIMBAR : Turkish Turkish

filiz, sürgün

ÇIMBAR : Turkish Turkish

dokuma tezgâhındaki kumaşı germeye yarayan iki tarafı dişli araç, cımbar

CIMBARLAMAK : Turkish Turkish

dokunmakta olan halının ya da bezin kenarını cımbarla geriye almak

CIMBIZ : Turkish Turkish

kıl gibi ince şeyleri tutmak ya da çekmek için kullanılan minik maşa

CIMBIZ : Turkish Turkish

özellikle dokumacılıkta kumaş yüzlerindeki düğüm, çöp gibi maddeleri temizlemekte kullanılan el aracı

CIMBIZCI : Turkish Turkish

dokumacılıkta cımbızlamak işini yapan (kimse)

CIMBIZLAMAK : Turkish Turkish

cımbızla almak

CIMBIZLAMAK : Turkish Turkish

dokumacılıkta kumaş yüzlerindeki düğüm, çöp gibi maddeleri cımbızla temizlemek

ÇİMÇEK : Turkish Turkish

serçenin küçük bir türü

CİMCİME : Turkish Turkish

küçük ve tatlı bir tür karpuz

CİMCİME : Turkish Turkish

küçük ve sevimli (kadın)

ÇİMDİK : Turkish Turkish

çimdiklemek eylemi

ÇİMDİK : Turkish Turkish

aşparmakla işaretparmağının ucu arasına alınan miktar

ÇİMDİK : Turkish Turkish

gönül kıracak söz