Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
ÇÖPÇATAN : Turkish Turkish

evlenmelerde aracılık eden kimse

ÇÖPÇATANLIK : Turkish Turkish

çöpçatanın işi

ÇÖPÇÜ : Turkish Turkish

evlerden çöpleri toplayan ya da sokakları süpüren temizlik işçisi

ÇÖPÇÜLÜK : Turkish Turkish

çöpçünün yaptığı iş

ÇÖPGAGALI : Turkish Turkish

ınce, uzun gagası olan

COPLAMAK : Turkish Turkish

copla vurmak, copla dövmek

COPLAN : Turkish Turkish

sarp dağlarla çevrili vadi

COPLANMAK : Turkish Turkish

copla dövülmek

COPLATMAK : Turkish Turkish

coplamak eylemini yaptırmak

ÇÖPLEME : Turkish Turkish

düğünçiçeğigillerden, kökleri iç sürdürücü olarak kullanılan, kara çöpleme, yeşil çöpleme ve sarı çöpleme gibi türleri olan bir bitki, marulcuk (helleborus)

ÇÖPLENMEK : Turkish Turkish

türlü yiyeceklerden azar azar yemek

ÇÖPLENMEK : Turkish Turkish

kendine açıktan ufak tefek çıkarlar sağlamak

ÇÖPLÜ : Turkish Turkish

üzüm vb. için sapı olan

ÇÖPLÜ : Turkish Turkish

çöple, süprüntüyle karışmış

ÇÖPLÜK : Turkish Turkish

çöplerin atıldığı yer, süprüntülük, °mezbele

ÇÖPLÜK HOROZU : Turkish Turkish

güzele çirkine bakmayan eğlence düşkünü kimse

ÇOPRA : Turkish Turkish

alık kılçığı

ÇOPRA : Turkish Turkish

sık çalılık ya da sazlık

ÇOPRABALIĞI, -NI : Turkish Turkish

kayalıklarda yaşayan iri bıyıklı bir tatlı su balığı (cobitis)

ÇÖPSÜZ : Turkish Turkish

çöpü olmayan

ÇÖPSÜZ ÜZÜM : Turkish Turkish

kusursuz, pürüzleri olmayan ve uygun şey

ÇÖPSÜZ ÜZÜM : Turkish Turkish

yakınları olmayan kimse

ÇOPUR : Turkish Turkish

yüzü çiçek hastalığından kalma küçük yara izleri taşıyan, aşırı çiçekbozuğu olan (kimse)

ÇOPURİNA : Turkish Turkish

ızmarite benzer bir balık

ÇOPURLAŞMAK : Turkish Turkish

çopur duruma gelmek