Multilingual Turkish Dictionary Turkish Turkish

DİRENÇ : Turkish Turkish

ir çevrime istenilen değerde ek direnç katmak için kullanılan düzen, °mukavemet, °rezistans

DİRENÇLİ : Turkish Turkish

direnci olan, direnç gösteren

DİRENÇSEL : Turkish Turkish

elektrikte belirli koşullardaki temel büyüklüğü direnç olan bir düzenek ya da devre

DİRENÇSİZ : Turkish Turkish

direnci olmayan, direnç göstermeyen

DİRENEK : Turkish Turkish

savaşta asıl savunma hattının dışında belirli bir nokta ya da bölge çevresinde silahlar mevziler ve tahkimattan oluşan savunma tesisi

DİRENGEN : Turkish Turkish

direnen, inatçı, °anut, °muannit

DİRENGENLİK : Turkish Turkish

direngen olma durumu, inatçılık

DİRENGİ : Turkish Turkish

ir şeyi yapmama isteği

DİRENİM : Turkish Turkish

direnmek eylemi, °inat, °taannüt

DİRENİM : Turkish Turkish

orcun yerine getirilmesi, °temerrüt

DİRENİŞ : Turkish Turkish

direnmek eylemi ya da biçimi, karşı koyma, dayanma, °mukavemet

DİRENİŞÇİ : Turkish Turkish

karşı koyan, dayanan (kimse)

DİRENLEMEK : Turkish Turkish

(harmanda sapları) dirgenle yaymak

DİRENME : Turkish Turkish

direnmek eylemi, karşı koyma, dayanma, inat etme, mukavemet etme

DİRENMEK : Turkish Turkish

herhangi bir düşüncede, bir istekte ya da bir durumda karşı koymak, ayak diremek, inat etmek, taannüt etmek

DİREŞKEN : Turkish Turkish

ir işi yılmadan sonuna değin götüren, sebatlı, °sebatkâr

DİREŞME : Turkish Turkish

direşmek eylemi, °sebat

DİREŞMEK : Turkish Turkish

sözünden ya da kararından dönmemek, sebat etmek

DİRETME : Turkish Turkish

diretmek eylemi, °inat

DİRETMEK : Turkish Turkish

direnmek, ayak diremek, inat etmek

DİREY : Turkish Turkish

elli bir bölgede yaşayan hayvanların tümü, °fauna: anadolu'nun direyinde fil yoktur

DİRGEN : Turkish Turkish

harmanda sapları yaymaya yarar uzun çatallı araç

DİRHEM : Turkish Turkish

okkanın dört yüzde birine eşit olan, 3,148 gramlık eski bir ağırlık ölçüsü; ıstanbul için bir dirhem 3,207 gram olarak saptanmıştır

DİRHEM : Turkish Turkish

ir tür gümüş para

DİRHEM DİRHEM : Turkish Turkish

azar azar, az az, çok az ölçüde