Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
DİZE : Turkish Turkish

şiirde birtakım kurallara uyularak oluşturulmuş sözcükler bütünü, °mısra

DİZE GELMEK : Turkish Turkish

aş eğmek, boyun eğmek

DİZE GETİRMEK : Turkish Turkish

kendisine karşı geleni yenerek buyruğuna uyacak duruma getirmek

DİZECİ : Turkish Turkish

şiirlerini dize dize işleyen

DİZECİLİK : Turkish Turkish

dizeci olma durumu

DİZEL : Turkish Turkish

sıkıştırılmış hava içine püskürtülen yakıtla çalışan motor

DİZELEŞTİRMEK : Turkish Turkish

dize durumuna getirmek

DİZELGE : Turkish Turkish

alt alta yazılmış şeylerin tümü, °liste

DİZELGELEMEK : Turkish Turkish

alt alta yazarak bir dizelge oluşturmak, listelemek

DİZEM : Turkish Turkish

ir dizede ya da notada vurgu, uzunluk ya da ses özelliklerinin, durakların düzenli bir biçimde yinelenmesinden doğan ses uygunluğu, tartım, °ritim

DİZEMLİ : Turkish Turkish

dizemi olan, tartımlı, ritimli, ºritmik

DİZEMLİLİK : Turkish Turkish

dizemli olma durumu

DİZEMSİZ : Turkish Turkish

dizemi olmayan

DİZEMSİZLİK : Turkish Turkish

dizemsiz olma durumu, °aritmi

DİZGE : Turkish Turkish

ir bütün oluşturacak biçimde karşılıklı olarak birbirine bağlı öğelerin tümü, °manzume, °sistem

DİZGE : Turkish Turkish

ir ilkeye ya da dünya görüşüne göre düzenlenmiş düşünceler, bilgiler, öğretiler bütünü, °manzume, °sistem

DİZGELİ : Turkish Turkish

dizgesi olan, dizgesel, sistemli, °sistematik

DİZGELİLİK : Turkish Turkish

dizgeli olma durumu

DİZGESEL : Turkish Turkish

dizgeyle ilgili, bir dizgeye göre düzenlenmiş olan, sistemli, °sistematik

DİZGESELLİK : Turkish Turkish

dizgesel olma durumu

DİZGESİZ : Turkish Turkish

dizgesi olmayan, dizgeye bağlı olmayan, sistemsiz, °nonsistematik

DİZGESİZLİK : Turkish Turkish

dizgesiz olma durumu

DİZGİ : Turkish Turkish

asım için harfleri, sözcükleri, satırları, sayfalar oluşturacak biçimde düzenleme, °tertip

DİZGİCİ : Turkish Turkish

asımevinde dizgi işiyle uğraşan kimse, °mürettip

DİZGİCİLİK : Turkish Turkish

dizgicinin işi, mürettiplik