Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
DİZİN : Turkish Turkish

ir kitabın ya da derginin kişi, konu, yer adı vb. bakımından içindekileri yer numarasıyla belirten ve yapıtın arkasında yer alan abecesel liste, °indeks

DİZİN : Turkish Turkish

elli bir konuda çıkan kitap ve dergideki yazılarla ilişkiyi sağlayan ve ayrı bir kitap ya da süreli yayın biçiminde çıkan yapıt

DİZİN : Turkish Turkish

kitaplık, belge vb. için düzenlenen belli bir bilginin ya da belgenin bulunduğu yeri gösteren düzenli liste

DİZİNİ DÖVMEK : Turkish Turkish

çok pişman olmak

DİZİNİN DİBİ : Turkish Turkish

yanı başı

DİZİNLEME : Turkish Turkish

dizin oluşturma, indeksleme

DİZİNLEMEK : Turkish Turkish

dizin oluşturmak

DİZİNLİ : Turkish Turkish

dizini olan, indeksli

DİZİSEL : Turkish Turkish

diziyle ilgili

DİZKAPAĞI KEMİĞİ : Turkish Turkish

dizin önünde bulunan, kapak biçiminde oynar kemik

DİZKAPAĞI, -NI : Turkish Turkish

dizin, dizkapağı kemiğiyle kaplı bölümü

DIZLAK : Turkish Turkish

dazlak

DİZLEMEK : Turkish Turkish

dize kadar batmak

DİZLEMEK : Turkish Turkish

diziyle bastırmak

DİZLERİ KESİLMEK ( YA DA TUTMAMAK) : Turkish Turkish

dizlerinde derman, güç kalmamak

DİZLERİNE KAPANMAK : Turkish Turkish

çok yalvarmak

DİZLERİNİN BAĞI ÇÖZÜLMEK : Turkish Turkish

herhangi bir neden dolayısıyla ayakta duramayacak duruma gelmek

DİZLİK : Turkish Turkish

dize, korumak amacıyla geçirilen şey

DİZLİK : Turkish Turkish

dize kadar uzanan konçlu çorap

DİZLİK : Turkish Turkish

ış önlüğü

DİZMEK, -ER : Turkish Turkish

yan yana ya da üst üste sıralamak

DİZMEK, -ER : Turkish Turkish

kimi nesneleri ipliğe, tele vb. ye geçirmek

DİZMEK, -ER : Turkish Turkish

(basımevinde) harfleri yan yana getirerek yazıyı düzenlemek, dizgi yapmak

DİZMEN : Turkish Turkish

(basımevinde) dizgici, °mürettip

DİZÜSTÜ : Turkish Turkish

dizlerin üstünde kalan