Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
AHLAKIYAT, -TI : Turkish Turkish

ahlakbilim

AHLAKLI : Turkish Turkish

ahlak kurallarına bağlı, bunlara uygun davranan (kimse), terbiyeli

AHLAKLILIK : Turkish Turkish

ir insanın ya da bir insan öbeğinin iyi ve kötü açısından davranış biçimi ve ahlaksal düşünüşü

AHLAKLILIK : Turkish Turkish

ahlak kuralları, yasaları ile uyum içinde olma

AHLAKSIZ : Turkish Turkish

ahlak kurallarına uymayan

AHLAKSIZ : Turkish Turkish

dürüst davranmayan, kötü huylu, terbiyesiz

AHLAKSIZCA : Turkish Turkish

ahlaksız bir biçimde, °gayriahlaki

AHLAKSIZLIK : Turkish Turkish

ahlaksız olma durumu

AHLAKSIZLIK ETMEK : Turkish Turkish

ahlaksızca davranmak

AHLAKSIZLIK ETMEK : Turkish Turkish

ahlak kurallarına karşı çıkma, töretanımazlık

AHLAMAK : Turkish Turkish

ıç çekmek, ah etmek, ah çeker gibi ses çıkarmak

AHLAMAK OFLAMAK : Turkish Turkish

yakınmak sızlanmak

AHLAMAK PUFLAMAK : Turkish Turkish

sıkıntıdan sızlanmak

AHLAMAK VAHLAMAK : Turkish Turkish

ir duruma acıyarak sızlanmak

AHLAT, -TI : Turkish Turkish

gülgillerden, kendi kendine yetişen, üzerine armut aşılanan ağaç, yabanarmudu (pirus piraster)

AHLAT, -TI : Turkish Turkish

u ağacın, armuda benzeyen ve ancak iyice olgunlaştıktan sonra yenebilen yemişi

AHLAT, -TI : Turkish Turkish

kaba adam, yol iz bilmez kimse

AHLAT, -TI : Turkish Turkish

ir karışım içindeki parçalar, öğeler, alaşım öğeleri

AHLAT, -TI : Turkish Turkish

eden yapısının temelini oluşturan öğeler

AHLATI ERBAA : Turkish Turkish

edende bulunduğu varsayılan dört öğe

AHLATIN İYİSİNİ AYILAR YER : Turkish Turkish

armudun iyisini ayılar yer

AHMAK : Turkish Turkish

usunu gereği gibi kullanamayan, bön, budala, aptal, geri zekâlı, °embesil

AHMAK ISLATAN : Turkish Turkish

ince ince yağan yağmur, çisenti, çiselti, çilenti

AHMAKÇA : Turkish Turkish

iraz ahmak

AHMAKÇA : Turkish Turkish

ahmağa uygun nitelikte, aptalca