Turkish Turkish
AKÇAYEL : Turkish Turkish
güneydoğudan esen yel, keşişleme
AKÇE : Turkish Turkish
küçük gümüş para, akça.
her tür madensel para
AKÇELİ : Turkish Turkish
parayla ilgili, akçalı
AKÇİÇEĞİ : Turkish Turkish
ilıman ve soğuk yerlerde yetişen beyaz ya da kırmızı çiçekli bitki
AKCİĞER : Turkish Turkish
göğüs kafesinin büyük bir bölümünü dolduran ve solunum aygıtının temeli olan, sağlı sollu iki parçalı organ, °rie
AKCİĞER GÖBEĞİ : Turkish Turkish
akciğerin, iç yan yüzünün hemen arkasında bronş, sinir ve damarların girip çıktığı yer
AKCİĞER KESECİKLERİ : Turkish Turkish
akciğer lopçuğunun parçaları; bronşçukların son bölümü
AKCİĞER LOPÇUĞU : Turkish Turkish
irçok akciğer keseciğinin birleşerek oluşturduğu parça
AKCİĞER PETEĞİ : Turkish Turkish
akciğerlerde solunumda gaz alışverişini sağlayan, hava borucuklarının sonunu oluşturan kesecik
AKCİĞER ZARI : Turkish Turkish
göğüs boşluğunun içini ve bu boşluğun içinde bulunan akciğerin dışını kaplayan ince zar, °plevra
AKÇIL : Turkish Turkish
engini atmış, ağarmış, içinde ak renk bulunan
AKÇILLANMAK : Turkish Turkish
akçıl duruma gelmek, rengini atmak ya da atmış gibi olmak, ağarmak
AKÇILLIK : Turkish Turkish
akçıl olanın durumu
AKÇÖPLEME : Turkish Turkish
zambakgillerden, yapraklarının uzun, geniş olması, çiçeklerinin güzelliği dolayısıyla bahçe çiçekleri arasına giren zehirli bir bitki cinsi (veratrum album)
AKDAMAR : Turkish Turkish
tütün yapraklarında görülen bir hastalık
AKDARI : Turkish Turkish
uğdaygillerden bir yıllık ya da daha uzun yaşayabilen otsu bir bitki türü (panicum miliaceum)
AKDEMİR : Turkish Turkish
dövme demir
AKDETMEK : Turkish Turkish
(mukavele, muahede, ittifak, içtima gibi bağlaşma ya da toplaşma anlamı taşıyan arapça sözcüklerle) yapmak
AKDİKEN : Turkish Turkish
hünnapgillerden, hekimlikte ve boyacılıkta kullanılan bir bitki cinsi, güvemeriği, geyikdikeni (rhamnus cathartica)
AKDOĞAN : Turkish Turkish
kartalgillerden bir doğan türü
AKGÜNLÜK : Turkish Turkish
tütsü olarak yakılan bir tür ağaç sakızı
AKHARDAL : Turkish Turkish
hekimlikte iç sürdürücü olarak kullanılan hardal türlerinden biri (sinapis alba)
AKI : Turkish Turkish
herhangi bir kuvvet alanında, belli bir düzlemin, belli bir bölümünden geçtiği varsayılan güç çizgileri, °seyelan
AKI AK KARASI KARA : Turkish Turkish
eyaz tenli, kara gözlü, kara saçlı
AKI KARASI GEÇİTTE BELLİ OLUR : Turkish Turkish
sözle hiçbir şeyin kanıtlanamayacağını, bir savdaki doğruluğun ancak iş sırasında belli olacağını anlatmak için söylenir
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani