Multilingual Turkish Dictionary

English To Turkish

English To Turkish
APEX : English Turkish Redhouse

a.pexey'peks isim (apexes/apices) doruk, zirve

APHRODISIAC : English Turkish Redhouse

aph.ro.dis.i.acäfrıdîz'iyäk isim, sıfat afrodizyak

APIECE : English Turkish Redhouse

a.pieceıpis' zarf parça başına, her biri, her birine: The books are five dollars apiece. Kitaplar beşer dolara satılıyor./Kitapların her biri beş dolar

APLOMB : English Turkish Redhouse

a.plombıplam' isim kendine güvenme, özgüven, soğukkanlılık

APOCRYPHAL : English Turkish Redhouse

a.poc.ry.phalıpak'rıfıl sıfat
doğruluğu kabul edilmeyen.
sahte, uydurma, sonradan uydurulmuş

APOGEE : English Turkish Redhouse

ap.o.geeäp'ıci isim
doruk, zirve.
gökbilim yeröte

APOLOGETIC : English Turkish Redhouse

a.pol.o.get.icıpalıcet'îk sıfat özür dileyen

APOLOGETICALLY : English Turkish Redhouse

a.pol.o.get.i.cal.lyzarf özür dileyerek

APOLOGISE : English Turkish Redhouse

a.pol.o.giseıpal'ıcayz fiil, İngiliz İngilizcesi bakınız apologize

APOLOGIZE : English Turkish Redhouse

a.pol.o.gizeıpal'ıcayz fiil özür dilemek: I apologized to him for being late. Geciktiğim için ondan özür diledim

APOLOGY : English Turkish Redhouse

a.pol.o.gyıpal'ıci isim özür dileme

APOPLEXY : English Turkish Redhouse

ap.o.plex.yäp'ıpleksi isim, tıbbi apopleksi

APOSTASY : English Turkish Redhouse

a.pos.ta.syıpas'tısi isim (dininden, prensiplerinden, inançlarından) dönme

APOSTATE : English Turkish Redhouse

a.pos.tateıpas'teyt isim (dininden, prensiplerinden, inançlarından) dönen kimse

APOSTATIZE : English Turkish Redhouse

a.pos.ta.tizeıpas'tıtayz fiil (dininden, prensiplerinden, inançlarından) dönmek

APOSTLE : English Turkish Redhouse

a.pos.tleıpas'ıl isim
Hz.İsa'nın on iki havarisinden biri.
bir hareketin lideri, önder

APOSTROPHE : English Turkish Redhouse

a.pos.tro.pheıpas'trıfi isim, dilbilgisi kesme işareti

APOTHECARIES' POUND : English Turkish Redhouse

191 gram, 72 ons

APPAL : English Turkish Redhouse

ap.palıpôl' fiil, İngiliz İngilizcesi bakınız appall

APPALL : English Turkish Redhouse

ap.pallıpôl' fiil dehşete düşürmek, şoke etmek

APPALLING : English Turkish Redhouse

ap.pall.ingsıfat
korkunç, dehşet verici.
konuşma dili çok kötü, berbat

APPARATUS : English Turkish Redhouse

ap.pa.ra.tusäpırät'ıs isim
aygıt, cihaz.
(belli bir amaç için kullanılan) aygıtlar veya makineler

APPAREL : English Turkish Redhouse

ap.par.elıper'ıl isim giysiler, elbiseler

APPARENT : English Turkish Redhouse

ap.par.entıper'ınt sıfat
açık, belli, aşikâr.
görünürdeki, göze çarpan

APPARENTLY : English Turkish Redhouse

ap.par.ent.lyzarf görünüşe göre, görünüşe bakılırsa