Multilingual Turkish Dictionary English To Turkish

FOSTER CHILD : English Turkish Redhouse

evlatlık

FOSTER PARENTS : English Turkish Redhouse

evlatlığa bakan ana baba

FOUGHT : English Turkish Redhouse

foughtfôt fiil bakınız fight

FOUL : English Turkish Redhouse

foulfaul sıfat
kirli, pis.
iğrenç, tiksindirici.
kötü, fena.
birbirine karışmış (ipler, zincirler v.b.). isim, spor faul

FOUL PLAY : English Turkish Redhouse

cinayet, suikast

FOULMOUTHED : English Turkish Redhouse

foul.mouthedsıfat ağzı bozuk, küfürbaz

FOUND : English Turkish Redhouse

foundfaund fiil kurmak

FOUNDATION : English Turkish Redhouse

foun.da.tionfaundey'şın isim
kurma, tesis etme.
temel.
temel, esas.
kurum, vakıf

GET SOMEONE OFF THE HOOK : English Turkish Redhouse

konuşma dilibirini (zor bir durumdan) kurtarmak

GET SOMEONE OUT OF ONE'S MIND : English Turkish Redhouse

irini/bir şeyi aklından çıkarmak/unutmak

GET SOMEONE OUT OF THE WAY : English Turkish Redhouse

birini yoldan çekmek, birini kenara çekmek.
birini devredışı etmek, birini etkisiz hale getirmek

GET SOMEONE OVER A BARREL : English Turkish Redhouse

konuşma dilibirini köşeye sıkıştırmak

GET SOMEONE UNDER ONE'S THUMB : English Turkish Redhouse

irini istediği gibi idare etmek veya kullanmak

GET SOMEONE WRONG : English Turkish Redhouse

irini/bir şeyi yanlış anlamak

GET SOMEONE'S GOAT : English Turkish Redhouse

konuşma dilibirini sinir etmek, kızdırmak

GET SOMEONE'S NUMBER : English Turkish Redhouse

irinin ne mal olduğunu öğrenmek/anlamak

GET SOMETHING ACROSS TO SOMEONE : English Turkish Redhouse

konuşma dilibir şeyi birine anlatabilmek

GET SOMETHING IN SHAPE : English Turkish Redhouse

irini/bir şeyi hazırlamak

GET SOMETHING IN SHAPE FOR : English Turkish Redhouse

irini/bir şeyi hazırlamak

GET SOMETHING OFF ONE'S CHEST : English Turkish Redhouse

konuşma diliderdini dökmek, içini dökmek

GET SOMETHING OUT OF ONE'S MIND : English Turkish Redhouse

irini/bir şeyi aklından çıkarmak/unutmak

GET SOMETHING OUT OF ONE'S SYSTEM : English Turkish Redhouse

(birinin) vücudu bir şeyi atmak.
(biri) çok arzuladığı bir şeyi arzulamaz olmak; bir şeyden hevesini almak

GET SOMETHING OUT OF THE WAY : English Turkish Redhouse

ir şeyi yoldan çekmek, bir şeyi kenara çekmek

GET SOMETHING OVER : English Turkish Redhouse

ir şeyi bitirmek, bir şeyi sona erdirmek

GET SOMETHING OVER WITH : English Turkish Redhouse

ir şeyi yapıp bitirmek; bir şeyi bitirmek