Multilingual Turkish Dictionary English To Turkish

PEDUNCLE : English Turkish Redhouse

pe.dun.clepîd^ng'kıl isim, botanik, anatomi sapçık

PEDUNCULUS : English Turkish Redhouse

pe.dun.cu.luspîd^ng'kyılıs isim, anatomi sapçık

PEE : English Turkish Redhouse

peepi isim, konuşma dili çiş. fiil işemek

PEE-PEE : English Turkish Redhouse

pee-peepi'pi isim, çocuk dili çiş. fiil, çocuk dili çiş yapmak

PEEK : English Turkish Redhouse

peekpik fiil gizlice bakmak, gözetlemek, dikizlemek. isim gizlice bakma, gözetleme, dikiz

PEEL : English Turkish Redhouse

peelpil fiil
(meyvenin/sebzenin) kabuğunu soymak, (meyveyi/sebzeyi) soymak.
(karidesin) kabuğunu çıkarmak.
(ağacın kabuğu, insanın derisi, boya v.b.) sıyrılmak. isim meyve/sebze kabuğu: Pick up those banana peels! O muz kabuklarını topla!

PEEL OFF ONE'S CLOTHES : English Turkish Redhouse

soyunmak, elbiselerini çıkarmak

PEELING : English Turkish Redhouse

peel.ingisim (soyulmuş) meyve/sebze kabuğu: Throw those apple peelings out the window! O elma kabuklarını pencereden at!

PEEP : English Turkish Redhouse

peeppip fiil gizlice bakmak, gözetlemek, dikizlemek, röntgencilik etmek. isim gizlice bakma

PEEP OF DAY : English Turkish Redhouse

gün ağarması

PEEPHOLE : English Turkish Redhouse

peep.holepip'hol isim gözetleme deliği

PEEPING TOM : English Turkish Redhouse

öntgenci

PEER : English Turkish Redhouse

peerpîr isim
akran, emsal.
İngiliz İngilizcesi dük, marki, kont, vikont veya baron unvanlı kimse

PEERLESS : English Turkish Redhouse

peer.lesspîr'lîs sıfat eşsiz, emsalsiz

PEEVE : English Turkish Redhouse

peevepiv fiil, konuşma dili sinirlendirmek. isim bakınız pet peeve

PEEVISH : English Turkish Redhouse

pee.vishpi'vîş sıfat sinirli, huysuzluğu üstünde

PEG : English Turkish Redhouse

pegpeg isim
ağaç çivi.
askı, kanca.
gerekçe; bahane.
konuşma dili derece.
müzik mandal. fiil (pegged, pegging)
ağaç çiviyle çivilemek.
İngiliz İngilizcesi up (çamaşırı) mandallayarak asmak.
(fiyat, ücret v.b.'ni) sabit tutmak.
konuşma dili atmak