Multilingual Turkish Dictionary

English To Turkish

English To Turkish
TRANSPOSE : English Turkish Redhouse

trans.posetränspoz' fiil
(bir şeylerin) sırasını değiştirmek: If you transpose the letters in the word "on" you get "no". "On" kelimesindeki harflerin sırasını değiştirirseniz sonuç "no" olur.
to (bir şeyi) (başka bir yere) koymak/aktarmak

TRANSVERSE : English Turkish Redhouse

trans.versetränsvırs', tränzvırs' sıfat enine, çapraz. isim çapraz şey

TRANSVESTITE : English Turkish Redhouse

trans.ves.titetränsves'tayt isim travesti, diğer cinsin giysilerini giyip o cinsten biri gibi davranan kimse

TRAP : English Turkish Redhouse

trapträp isim
tuzak, kapan, kapanca.
hile, desise, dolap, tuzak.
argo ağız, gaga. fiil (trapped, trapping)
tuzağa düşürmek.
kapan ile tutmak/yakalamak.
engel olmak, set çekmek

TRAPDOOR : English Turkish Redhouse

trap.doorträp'dor' isim (tavanda, çatıda veya yerde) kapak şeklinde kapı

TRAPEZE : English Turkish Redhouse

tra.pezeträpiz', trıpiz' isim trapez

TRAPPER : English Turkish Redhouse

trap.perträp'ır isim tuzakçı, kürklü hayvanları tuzakla yakalayan avcı

TRAPPINGS : English Turkish Redhouse

trap.pingsträp'îngz isim, çoğul
süslü koşum takımı.
süs

TRAPSHOOTING : English Turkish Redhouse

trap.shoot.ingträp'şutîng isim, spor trap

TRASH : English Turkish Redhouse

trashträş isim
çerçöp, süprüntü.
çalı çırpı.
çöp.
avam, ayaktakımı.
değersiz şey.
saçma, boş laf, zırva. fiil, argo yıkmak, kırıp dökmek, tahrip etmek

TRASHY : English Turkish Redhouse

trashysıfat adi, değersiz

TRAUMA : English Turkish Redhouse

trau.matrô'mı, trau'mu isim (traumata/traumas)
tıbbi yara, incinme, travma.
ruhbilim travma, sarsıntı

TRAUMATIC : English Turkish Redhouse

trau.mat.ictrômät'îk sıfat
sarsıntı doğuran, sarsıcı, travmatik.
tıbbi yaraya ait, yaradan ileri gelen

TRAVEL : English Turkish Redhouse

trav.elträv'ıl fiil (traveled/travelled, traveling/travelling)
yolculuk etmek, seyahat etmek.
gezmek, dolaşmak.
konuşma dili hızlı gitmek. isim
seyahat etme.
çoğul yolculuk, seyahat, gezi.
çoğul seyahatname

TRAVEL AGENCY : English Turkish Redhouse

seyahat acentesi

TRAVELER : English Turkish Redhouse

trav.el.erträv'ılır isim yolcu, seyyah, gezgin, gezmen

TRAVELER'S CHECK : English Turkish Redhouse

seyahat çeki

TRAVELING SALESMAN : English Turkish Redhouse

gezici satış elemanı

TRAVELLER : English Turkish Redhouse

trav.el.lerträv'lır isim yolcu, seyyah, gezgin, gezmen

TRAVELLER'S CHECK : English Turkish Redhouse

seyahat çeki

TRAVERSE : English Turkish Redhouse

trav.erseträv'ırs sıfat çapraz. isim
travers.
çapraz duran şey.
karşıdan karşıya geçme. fiil
bir yandan öbür yana geçirmek; bir yandan öbür yana geçmek.
bir yandan öbür yana uzanmak.
üstünden geçmek

TRAVESTY : English Turkish Redhouse

trav.es.tyträv'îsti isim son derece beceriksizce yapılmış bir taklit, karikatür, parodi, travesti

TRAWL : English Turkish Redhouse

trawltrôl fiil
trol ile balık avlamak.
trol ile denizin dibini taramak.
oltayla balık avlamak. isim
trol.
kayık arkasından çekilen çok çengelli olta

TRAY : English Turkish Redhouse

traytrey isim tepsi, sini; tabla

TREACHEROUS : English Turkish Redhouse

treach.er.oustreç'ırıs sıfat
hain.
arkadan vuran, kalleş.
korkulur, tehlikeli