Multilingual Turkish Dictionary

English To Turkish

English To Turkish
CORRECTIVE : English Turkish

n. düzeltici şey, ıslah edici şey

CORRECTIVE : English Turkish

adj. düzeltici, ıslah edici, yatıştırıcı

CORRECTIVE EXPERIENCE : English Turkish

ıslah edici deneyim, daha önceki başına gelenlerin zorlu etkilerine karşı koyan içten hissedilen olay veya deneyim, daha önceki deneyimlerden bırakılan izlenimi düzelten deneyim

CORRECTIVE MEASURE : English Turkish

n. ıslah edici önlem

CORRECTLY : English Turkish

adv. doğru olarak, doğru bir şekilde, uygun bir şekilde

CORRECTNESS : English Turkish

n. doğruluk, uygunluk, dürüstlük

CORRECTOR : English Turkish

n. eleştirmen, düzelten kimse, reformcu, düzeltici, giderici

CORRECTOR OF THE PRESS : English Turkish

düzeltici, düzeltmen

CORREGGIO : English Turkish

n. bir soyadı; Antonio Allegri da Correggio (
1534), İtalyan bir Rönesans ressamı, Parma Katedrali'nin kubbesini süsleyen "the Assumption of the Virgin (Meryem Ana'nın Cennete Kabulü)" eserinin yaratıcısı

CORREL. : English Turkish

n. bağıntılı, bağlı, karşılıklı olarak bağlı

CORRELATABLE : English Turkish

adj. bağ kurulabilen, bağlantılı olabilen, başvurulabilen, kıyaslanabilen

CORRELATE : English Turkish

v. ilişiği olmak, bağlantı kurmak, bağ kurmak, ilişkili olmak, ilişkisini ortaya çıkarmak, bağlantılı olmak; ilişkiyi göstermek, bağdaştırmak, uymak

CORRELATE : English Turkish

n. bağıntı, bağ, ilişki, ilişkili şey

CORRELATED : English Turkish

adj. ilişkili, karşılıklı olarak ilişkili olan

CORRELATION : English Turkish

n. bağıntı, ilişki, kolerasyon, bağlılık

CORRELATION COEFFICIENT : English Turkish

korelasyon katsayısı, değişkenlerin doğrusal olarak ilişki olduğu dereceyi ölçen 1 ve
1 arasındaki sayı (İstatistik)

CORRELATION OF FORCES : English Turkish

güçler birleşimi, güçleri birleştirme eylemi

CORRELATIVE : English Turkish

n. bağıntılı şey; bağlılaşık sözcük

CORRELATIVE : English Turkish

adj. bağıntılı, benzer

CORRESPOND : English Turkish

v. haberleşmek; karşılığı olmak; yazışmak, mektuplaşmak; uymak, yaramak, benzemek

CORRESPOND TO : English Turkish

karşılık gelen, uygun olan, eşleşen, uyan; işaretlemek, dikkat çekmek;
e mektuplar ile haberleşmek

CORRESPOND WITH : English Turkish

uygun gelmek,
ile uyumlu olmak,
e uygun olmak;
ile mektuplaşmak,
ne yazmak

CORRESPONDED WITH : English Turkish

-ile mektuplaştı,
ile mektuplaşarak iletişim kurdu

CORRESPONDENCE : English Turkish

n. uygunluk, benzeşme; mektuplaşma, yazışma; haberleşme; muhabirin ilettiği haber

CORRESPONDENCE CHESS : English Turkish

n. yaşışmalı satranç