Multilingual Turkish Dictionary

English To Turkish

English To Turkish
COUNSELLABLE : English Turkish

adj. danışmaya istekli olan, tavsiye almaya istekli olan; akıllıca, zaman harcamaya değer (ayrıca counselable)

COUNSELLING : English Turkish

n. danışma, danışmanlık, tavsiye etme

COUNSELLING AND GUIDANCE : English Turkish

danışma ve rehberlik, tavsiye ve yönlendirme, eğitim veya çalışma için uygun alan bulmak için yardım etmek

COUNSELLING CLINIC : English Turkish

danışmanlık kliniği, hastaların tavsiye ve rehberlik alabilecekleri yer

COUNSELLING FIRM : English Turkish

danışmanlık şirketi, ihtiyaçlara ve hedeflere göre şirketlere ve fabrikalara ticari tavsiyelerde bulunan şirket

COUNSELLOR : English Turkish

n. danışman, müşavir; elçiden sonraki diplomat; yaz kampı idarecisi

COUNSELLOR AT LAW : English Turkish

n. avukat, dava vekili

COUNSELOR : English Turkish

n. danışman, müşavir; elçiden sonraki diplomat; yaz kampı idarecisi; avukat

COUNSELOR AT LAW : English Turkish

n. avukat, dava vekili

COUNT : English Turkish

n. sayma, sayı; hesap, hesaba katma, önemseme; dava maddesi, iddialar; kont

COUNT : English Turkish

v. saymak; hesaba katmak, varsaymak; addetmek, sayı saymak, sayılmak; önemi olmak

COUNT AMADEO AVOGADRO : English Turkish

n. Amadeo Avogadro (
1856), Avogadro yasası olarak bilinen bir hipotez geliştirmiş olan İtalyan bir fizikçi ve kimyager

COUNT BASIE : English Turkish

n. (
1984, William James Basie olarak doğdu) Afrika kökenli Amerikalı bir caz piyanisti ve besteci (William "Count" Basie)

COUNT BEADS : English Turkish

tespih çekmek, Müslüman ve Katolik ibadetinin bir parçası olarak ipe dizilmiş boncukları saymak

COUNT DOWN : English Turkish

v. saymak, geriye saymak

COUNT DRACULA : English Turkish

Bram Stoker'ın "Dracula (Drakula)" adlı romanındaki kurgu ürünü vampir

COUNT HEADS : English Turkish

sayım yapmak, katılımı saymak, insanları saymak

COUNT IN : English Turkish

dahil etmek, saymak

COUNT ME OUT : English Turkish

eni dahil etmeyin, ben onun bir parçası değilim, beni onun dışında sayın, beni katmayın count oneself fortunate|/count$17083$ /oneself$508402$ /fortunate$29673$ $WI_FREQUENCY:5 kendini şanslı saymak, kendini şanlı olarak görmek

COUNT OFF : English Turkish

numaralamak, saymak

COUNT OFF BY TWOS : English Turkish

v. ikişer ikişer saymak

COUNT ON : English Turkish

güvenmek

COUNT ONE'S BEADS : English Turkish

v. tespih çekmek

COUNT ONESELF : English Turkish

kendini saymak

COUNT OUT : English Turkish

irer birer saymak, katmamak, dahil etmemek, saymamak, sayışmak, nakavt sayımı yapmak, yeterli sayı olmadığından oturuma son vermek