English To Turkish
CRASH A PARTY : English Turkish
partiye davetsiz olarak gitmek, bir eğlenceye davetsiz olarak girmek
CRASH BARRIER : English Turkish
ariyer, parmaklık, kaza sırasında arabayı koruyan yol boyunca bulunan parmaklık
CRASH COURSE : English Turkish
yoğun kurs, yoğun program
CRASH DIET : English Turkish
sıkı rejim, çok kısa bir süre içinde büyük ölçüde kilo vermeyi amaçlayan çok sıkı diyet
CRASH HALT : English Turkish
n. ani fren
CRASH HELMET : English Turkish
kask, çelik başlık
CRASH INTO : English Turkish
v. çarpmak, bindirmek
CRASH LAND : English Turkish
v. mecburi iniş yapmak
CRASH LANDING : English Turkish
mecburi iniş, zorlu iniş
CRASH TRUCK : English Turkish
n. kurtarma aracı
CRASHED THE PARTY : English Turkish
partiye davetsiz olarak gitti, partiye gizlice sokuldu, partiye davetsiz olarak geldi
CRASHER : English Turkish
n. çarpan kimse veya şey, düşen kimse veya şey; istenmeyen parti misafiri; acil serviste bayılan kimse (Tıbbi terim)
CRASHING : English Turkish
adj. hızlı, seri, yoğun
CRASHPROOF : English Turkish
adj. darbe ve çarpmaya dayanıklı, kırılmaz, ezilemeyen; (araba ile ilgili) kaza sırasında darbeye dayanma, yolcu ve şoför için mümkün olduğu kadar güvenli
CRASHWORTHINESS : English Turkish
n. kaza anında darbeye dayanıklı olma durumu, araba çarpışması etkilerine dayanıklı olma, bir arabanın veya başka bir aracın kaza veya çarpışma sonucunda yolcuları koruyabileceği derece
CRASIS : English Turkish
n. kraz, oluşum, yapı (Eski Kullanım)
CRASS : English Turkish
adj. ahmak, dangalak (Argo), bön; kaba; hissiz
CRASS IGNORANCE : English Turkish
n. koyu cahillik
CRASSITUDE : English Turkish
n. kabalık, dangalaklık, nezaketsizlik, terbiyesizlik
CRASSLY : English Turkish
adv. kabaca, terbiyesizce; duyarsızca
CRASSNESS : English Turkish
n. ahmaklık, dangalaklık; kabalık; kalınlık
CRATCH : English Turkish
n. yemlik, yem teknesi
CRATE : English Turkish
n. kasa, sandık, büyük sepet; küfe
CRATE : English Turkish
v. kasaya yerleştirmek, sandıklamak; küfelemek
CRATEFUL : English Turkish
n. sandık dolusu, bir sandıkta tutulan miktar
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani