English To Turkish
CRICK : English Turkish
n. adale kasılması, tutulma, boyun tutulması
CRICK IN ONE'S NECK : English Turkish
n. boyun tutulması
CRICK ONE'S BACK : English Turkish
n. sırtı tutulmak
CRICK ONE'S NECK : English Turkish
n. boynu tutulmak
CRICKET : English Turkish
n. cırcırböceği; kriket
CRICKETER : English Turkish
n. kriket oyuncusu
CRICKETGROUND : English Turkish
n. kriket sahası, kriket oynamak için tahsis edilmiş olan saha
CRICOID : English Turkish
adj. yüzük kıkırdak ile ilgili
CRICOID : English Turkish
n. krikoid, yüzük kıkırdak
CRICONDENTHERM : English Turkish
n. cricondentherm, (Kimya) bir maddenin iki halinin de eş zamanlı olarak var olabildikleri maksimum sıcaklık (katı ve sıvı veya sıvı ve gaz gibi)
CRIED BITTERLY : English Turkish
acı acı bağırdı, çok şiddetli haykırdı, çok ağladı
CRIED DESPERATELY : English Turkish
umutsuzca haykırdı, can havli ile bağırdı, umutsuzluktan ağladı
CRIED FOR HELP : English Turkish
yardım için haykırdı, yardım almak için bağırdı
CRIED IN AGONY : English Turkish
ıstırap içinde bağırdı, ağrı nedeniyle haykırdı, şiddetli acı nedeniyle bağırdı
CRIED OUT IN PAIN : English Turkish
acı içinde haykırdı, ağrı nedeniyle çığlık attı, ıstırap içinde haykırdı
CRIED OVER- : English Turkish
ardından gözyaşı döktü,
için sızlandı; yakındı,
için öylendi
CRIED WITH JOY : English Turkish
sevinçten çığlık attı, mutluluktan haykırdı, mutluluk gözyaşları döktü
CRIER : English Turkish
n. haykıran kimse; duyuru yapan kimse, tellal, ilan eden
CRIES WOLF : English Turkish
yalandan yardım istemek, bir kimsenin ihtiyacı olmadığı zaman yardım istemesi, uydurma yardım isteğinde bulunmak
CRIKEY : English Turkish
interj. vay canına, Aman yarabbi! (sürpriz veya dehşete düşme ifadesi); İsa hakkında kullanılan edebi kelam (ılımlı yemin gibi)
CRILLEY : English Turkish
n. bir soyadı; Mark Crilley (1966 doğumlu), "Akiko" adlı Amerikan çizgi roman serisinin yaratıcısı ve yazarı; Jeff Crilley, ABD'li bir gazeteci ve televizyon muhabiri, Emmy Ödüllü bir muhabir
CRIMBO : English Turkish
n. (Argo) Chrimbo, Noel, İsa peygamberin doğuşu anısına gerçekleştirilen Noel kutlaması (25 Aralık'ta kutlanır)
CRIME : English Turkish
n. suç, cinayet; sabıka; yüz karası; aptallık; cinayet romanı
CRIME : English Turkish
v. suçlu bulmak, cezalandırmak
CRIME AND PUNISHMENT : English Turkish
n. Suç ve Ceza, 1866 yılında Dostoyevsky tarafından yazılmış olan ve parası için yaşlı bir kadını öldüren bir öğrencinin (Raskolnikoff) korku ve pişmanlığını konu alan ünlü bir Rus romanı
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani