Multilingual Turkish Dictionary

English To Turkish

English To Turkish
BBC EDUCATION TEXT TO SPEECH INTERNET ENHANCER : English Turkish

BBC Metin Okuma Eğitimi İnternet Desteği; BBC web sitesindeki gereksiz HTML formatlarını kaldırarak metinden-konuşmaya özelliğinin daha verimli çalışmasını olanaklı kılarak gözleri görmeyen internet kullanıcılarına ekran okuyucu programlarla destek olan yazılım, BETSIE

BBIAS : English Turkish

"be back in a sec (bir saniye sonra döneceğim)"; hemen döneceğim, hemen geri geleceğim (İnternet Argosu)

BBL : English Turkish

"Be Back Later (Sonra Geri Geleceğim)"; (İnternet sohbet argosu) şu anda bilgisayardan uzaktayım ve daha sonra tekrar döneceğim

BBN : English Turkish

"Bye Bye Now (Şimdilik Hoşça kal)"; şimdilik hoşça kal (İnternet sohbet argosu)

BBQ : English Turkish

n. "barbeque (barbekü)", barbekü, ızgara; ızgarada kızartılan et, barbeküsü yapılan et; ızgara eti sosu; ızgara etinin yenildiği açık hava partisi

BBQ GRILL : English Turkish

arbekü ızgarası, üzerinde et kızartılan taşınabilir ocak

BBS : English Turkish

"Be Back Soon (Hemen Döneceğim)"; (İnternet sohbet argosu) şu anda bilgisayardan uzaktayım ama hemen döneceğim

BBS : English Turkish

n. "Bulletin Board System (Duyuru Tahtası Sistemi)"; veri iletişimi servisleri sağlayan bilgisayar (Bilgisayar)

BC : English Turkish

"Boston College (Boston Koleji)"; Chestnut Hill’de (Massachusetts, ABD) bulunan büyük bir özel kolej

BC : English Turkish

n. "bachelor of commerce (yüksek ticaret lisansı)"; ticaret lisans derecesi; ticaret ve satış çalışmaları alanlarında üniversite mezuniyeti derecesi; ticaret mezunu

BCC : English Turkish

n. "Basal cell carcinoma (Bazal hücreli karsinoma)"; kanserli hücrelerin üst derinin bazal hücreleri gibi göründüğü ve derinin ultraviyole güneş ışıklarına maruz kaldığı yüz ve boyun bölgesinde görülen cilt kanserinin kötü huylu yaygın tümör (genelde bir organdan diğerine bulaşmayan) formu (kanama veya kabuklanma olarak belirir ve iyileşmez)

BCC : English Turkish

n. "Blind Courtesy Copy (Kör Nezaket Kopyası)"; bir dokümanın asıl alıcısının bilgisi olmadan nezaketlik olsun diye üçüncü bir tarafa verilen kopyası

BCNU : English Turkish

"be seein' you (görüşürüz)"; daha sonra görüşürüz, şimdilik hoşça kal (İnternet Argosu)

BCWIPE : English Turkish

n. BCSilme; bilgisayar dosyalarını dönüşü olamayacak şekilde silen program (diskteki diğer sembollerin silinmekte olduğu alan)

BCWIPE WINDOWS : English Turkish

BCSilme Windows; bilgisayar dosyalarını dönüşü olamayacak şekilde silen program (diskteki diğer sembollerin silinmekte olduğu alan)

BD : English Turkish

"bond (teminat)", teminat, zorunluluk, mukavele; borç sözleşmesi, borç senedi

BDC : English Turkish

n. "Backup Domain Controller (Yedekleme Domain Kontrolörü)"; (Windows NT) kullanıcı hesapları veritabanının bir yedeğini/kopyasını saklayan sunucu

BDE : English Turkish

"brigade (tugay)", tugay, pek çok birlikten oluşan askerî birim

BDELLIUM : English Turkish

n. hoş kokulu reçine; reçine üreten bitki

BDG : English Turkish

"building (bina)", bina, yapı

BDSM : English Turkish

"Bondage Discipline Sadism Masochism (Bandaj Disiplinli Sadizm Mazoşizmi)"; bandaj ve disiplinle sadizm ve mazoşizm içeren cinsel faaliyetler, itaat etme ve ettirme psikoseksüel davranış faaliyetleri

BE : English Turkish

n. "berylliumb (berilyum)", alaşımların hazırlanmasında kullanılan hafif bir metalik kimyasal element

BE : English Turkish

v. olmak, bulunmak, var olmak; anlamına gelmek; mal olmak; tutmak (para); durmak

BE A BAD SAILOR : English Turkish

deniz tutmak

BE A BALL OF FORTUNE : English Turkish

şans topu olmak, bir durumun kurbanı olmak, değişikliğe maruz kalmak