Multilingual Turkish Dictionary

English To Turkish

English To Turkish
BE COMMISSIONED OFFICER : English Turkish

subay olmak, silahlı kuvvetlerde subaylık rütbe ve yetkisi almak

BE COMMITTED : English Turkish

v. bağlanmak, taahhüt altına girmek

BE CONCERNED ABOUT : English Turkish

ile ilgili endişelenmek, ile ilgili kaygılanmak, ile ilgili rahatsız ve kaygılı olmak

BE CONCLUDED : English Turkish

v. sonuçlanmak

BE CONCUSSED : English Turkish

v. beyin sarsıntısı geçirmek

BE CONFIDENT : English Turkish

v. inancı olmak

BE CONFINED TO ONE'S BED : English Turkish

yatalak olmak, yatağa düşmek, hastalanmak, tıbbi nedenlerle yatakta kalmak

BE CONFINED TO ONE'S ROOM : English Turkish

odaya kilitlenmek, cezalandırılmak, ceza almak, ceza yemek

BE CONFRONTED WITH : English Turkish

ile karşılaşmak, ile karşı karşıya gelmek, ile yüzleşmek, ile yüz yüze gelmek

BE CONFUSED : English Turkish

v. kafası karışmak, şaşırmak, karışmak

BE CONNECTED WITH : English Turkish

v. ilişkili olmak

BE CONSIDERED A LAWBREAKER : English Turkish

kanun çiğneyen olarak görülmek, suçlu olarak sayılmak

BE CONSTANT : English Turkish

v. sebat etmek

BE CONSTRAINED : English Turkish

v. mecbur kalmak

BE CONSUMED AWAY : English Turkish

v. tükenmek

BE CONSUMED WITH : English Turkish

v. kendi kendini yiyip bitirmek, deliye dönmek

BE CONSUMED WITH BOREDOM : English Turkish

v. can sıkıntısından patlamak

BE CONTAMINATED BY : English Turkish

v. bulaşmak

BE CONTENTED WITH : English Turkish

v. kanıtlamak

BE CONTINGENT ON : English Turkish

-e bağlı olmak,
e göre değişmek,
ması şartına bağlı olmak

BE CONTINGENT UPON : English Turkish

-e bağlı olmak,
e göre değişmek,
ması şartına bağlı olmak

BE CONTRADICTORY : English Turkish

v. ters düşmek

BE CONTRARY : English Turkish

v. ters düşmek

BE CONVINCED : English Turkish

ikna olmak

BE CONVINCING : English Turkish

v. ikna edici olmak