Multilingual Turkish Dictionary English To Turkish

BE ON GUARD : English Turkish

tetikte olmak, dikkatli olmak, gözetlemek, gardını almak

BE ON GUARD DUTY : English Turkish

v. nöbet tutmak

BE ON HOLIDAY : English Turkish

v. tatilde olmak

BE ON LEAVE : English Turkish

v. izinde olmak

BE ON NODDING TERMS : English Turkish

v. sadece merhabalaşmak, çok az tanımak

BE ON ONE'S BEAT : English Turkish

v. devriye gezmek

BE ON ONE'S GUARD : English Turkish

tetikte olmak, dikkatli olmak, gözetlemek, gardını almak

BE ON ONE'S LAST LEGS : English Turkish

ir ayağı çukurda olmak, ölümü yakın olmak

BE ON ONE'S METTLE : English Turkish

hazır olmak, yapmaya hazır olmak

BE ON ONE'S OATH : English Turkish

v. yeminli olmak

BE ON PASS : English Turkish

v. izinli olmak

BE ON SALE : English Turkish

satılık olmak

BE ON SICK LEAVE : English Turkish

v. hastalık izninde olmak, hasta olduğu için gelmemek

BE ON SMB.'S SIDE : English Turkish

v. tarafında olmak, tarafını tutmak

BE ON SPEAKING TERMS : English Turkish

iriyle iyi bir ilişkide olmak, dostane bir ilişki içinde olmak, barışçıl bir ilişki sürdürmek

BE ON STRIKE : English Turkish

grevde olmak, grev yapmak

BE ON TARGET : English Turkish

v. hedefe isabet etmek, hedefe yönelmek

BE ON TENTERHOOKS : English Turkish

diken üstünde olmak, sabırsızlıkla ve endişe ile beklemek, gergin olmak

BE ON THE AIR : English Turkish

yayında olmak, radyodan seslenmek

BE ON THE ALERT : English Turkish

tetikte olmak, uyanık olmak, gözünü dört açmak

BE ON THE BALL : English Turkish

uyanık olmak, işi bilmek

BE ON THE BENCH : English Turkish

v. hakimlik yapmak, yargıçlık yapmak

BE ON THE BUTTON : English Turkish

harekete hazır olmak, harekete geçmeye hazır olmak, tam takım beklemek

BE ON THE CARPET : English Turkish

üzerinde görüşülmek, azarlanmak, söz konusu olmak, lâf işitmek

BE ON THE DOLE : English Turkish

işsizlik parası alıyor olmak