Multilingual Turkish Dictionary

English To Turkish

English To Turkish
BE POSSIBLE : English Turkish

v. mümkün olmak, olası olmak

BE POSTERIOR TO : English Turkish

v. sonra gelmek, geride kalmak

BE POURED : English Turkish

v. dökülmek

BE POWDERED : English Turkish

v. toz haline gelmek

BE PREDICATED ON : English Turkish

v. dayanmak

BE PREGNANT : English Turkish

ebek beklemek, hamile olmak

BE PREPARED : English Turkish

v. hazırlanmak

BE PRESENT : English Turkish

ulunmak

BE PRESSED FOR : English Turkish

ihtiyacı olmak, sıkışmak, darda olmak

BE PRESSED FOR MONEY : English Turkish

v. paraya sıkışmak, eli darda olmak

BE PRESSED FOR TIME : English Turkish

zamana sıkışmak, vakti olmamak

BE PRIVY TO : English Turkish

haberi olmak (sır vb.), bilmek (sır vb.)

BE PROMPT IN ONE'S PAYMENTS : English Turkish

ödemeleri zamanında yapmak, ödemeleri zamanlıca yapmak

BE PROMPTED TO : English Turkish

-meye sevk edilmek,
maya yönlendirilmek,
maya yol açılmak,
meye motive edilmek

BE PROOF AGAINST WATER : English Turkish

su geçirmez olmak, suya karşı dayanıklı olmak

BE PROTECTED : English Turkish

v. korunmak

BE PROUD : English Turkish

övünmek

BE PROUD OF : English Turkish

v. iftihar etmek, gurur duymak, övünmek (ile)

BE PROUD TO DO : English Turkish

v. yapmaktan gurur duymak, yapmakla şeref duymak

BE PROVED RIGHT : English Turkish

v. haklı çıkmak

BE PROVIDED FOR : English Turkish

ihtiyaçları karşılanmak

BE PUBLISHED : English Turkish

yayımlanmak, basılmak, baskıya verilmek

BE PUFFED UP : English Turkish

v. şişmek

BE PULLED : English Turkish

v. çekilmek

BE PULVERIZED : English Turkish

v. toz haline gelmek