Multilingual Turkish Dictionary

English To Turkish

English To Turkish
BE STRETCHERED : English Turkish

sedyeye konulmak, sedyede taşınmak, yaralanmadan dolayı sedye üzerinde taşınmak (özellikle bir spor karşılaşması sırasında)

BE STRETCHERED OUT OF COURT : English Turkish

sahayı sedye üzerinde terk etmek, bir spor karşılaşmasını yaralanmadan dolayı sedye üzerinde terk etmek

BE STRONG : English Turkish

v. metin ol

BE STRUCK ON SMB : English Turkish

v. abayı yakmak

BE STUCK : English Turkish

çakılıp kalmak, çıkamamak, saplanmak, sıkışmak, tutulmak

BE STUCK FOR : English Turkish

v. eksikliğini çekmek, karşılayamamak

BE STUCK ON : English Turkish

v. aşık olmak, bağlanmak, tutulmak, vurulmak

BE STUCK WITH : English Turkish

v. üstlenmek, yüklenmek

BE STUFFY : English Turkish

v. tıkanmak

BE SUBJECT OF : English Turkish

v. maruz kalmak

BE SUBJECT TO : English Turkish

v. tabi olmak

BE SUBSIDIARY TO : English Turkish

v. yardımcı olmak

BE SUCCESSFUL : English Turkish

aşarı kazanmak

BE SUITABLE : English Turkish

v. uygun düşmek, uygun olmak

BE SUNSTRUCK : English Turkish

v. güneş çarpmak

BE SUPERADDED : English Turkish

v. daha da eklenmek, katılmak

BE SUPERSEDED BY : English Turkish

v. ayağını kaydırılmak

BE SUPPLEMENTARY TO : English Turkish

v. ilave olmak

BE SURE : English Turkish

emin olmak

BE SURE OF ONESELF : English Turkish

kendinden emin olmak, kendine güvenmek, özgüveni yerinde olmak

BE SURPRISED : English Turkish

şaşırmak, hayret etmek, şaşmak

BE SUSCEPTIBLE TO : English Turkish

-e karşı hassas olmak,
e kolay kapılmak,
den kolayca etkilenmek,
nin kolay hedefi olmak

BE SUSPENDED : English Turkish

v. asılmak, kapanmak

BE SUSPICIOUS ABOUT : English Turkish

v. kuşku duymak

BE SUSPICIOUS OF : English Turkish

v. kuşku duymak