Multilingual Turkish Dictionary

English To Turkish

English To Turkish
EXPLORATORY : English Turkish Medicals

Keşif niteliğinde, açınsama maksadiyle

EXPLORE : English Turkish Medicals

İnceden inceye muayene etmek

EXPLORER : English Turkish Medicals

Araştırma ve muayenede kullanılan herhangi bir alet;
Dişte çürük, yenme v.b. durumları tesbite yarayan sivri uçlu dişçi aleti

EXPLOSION : English Turkish Medicals

Patlama, infilak;
Nüfusun hızla artışı, nüfus patlaması;
Aniden meydana gelen kimyasal değişiklik, ani dönüşme (Bir sıvının anideng az haline dönüşü gibi)

EXPLOSIVE : English Turkish Medicals

Patlayıcı

EXPRESSION : English Turkish Medicals

Sıkıp içini boşaltma

EXPULSION : English Turkish Medicals

Dışarı atma, dışarı itme;
Dışarı atılma, dışarı itilme

EXPULSIVE : English Turkish Medicals

Çıkartıcı, defedici, ihraç edici

EXSANGUINATION : English Turkish Medicals

Kansız bırakma işlemi

EXSANGUINE : English Turkish Medicals

Kansız

EXSANGUINITY : English Turkish Medicals

Kansızlık

EXSECTION : English Turkish Medicals

Kesip çıkarma, bir organı ameliyatla çıkarma

EXSICCATION : English Turkish Medicals

Sıcaklıktan dolayı kuruma

EXSICCOSIS : English Turkish Medicals

Yetersiz su girişi nedeniyle vücutta meydana gelen durum

EXSORPTION : English Turkish Medicals

Bir maddenin zar aracılığıyla dışarıya doğru hareketi

EXSTROPHY : English Turkish Medicals

Bir organın içinin dışa dönmesi (idrar kesesi gibi)

EXSUFFLATION : English Turkish Medicals

Özel alet aracılığıyla herhangi bir boşlukta bulunan havayı boşaltma, bu şekilde menfi basınç meydana getirme

EXSUFFLATOR : English Turkish Medicals

Menfi basınç meydana getirme amacıyla kullanılan özel alet

EXTEND : English Turkish Medicals

Germek, uzatmak, genişletmek, kol veya bacağı doğrultmak, fleksiyon durumundaki kol veya bacağı düz hale getirmek

EXTENDER : English Turkish Medicals

Genişletici, büyütücü, uzatıcı

EXTENSION : English Turkish Medicals

Ekstansiyon: Açma, uzatma (kemiği kırılmış organı çekip uzatma ameliyesi), extensio;
Uzama, açılma

EXTENSOR : English Turkish Medicals

Bir ogranı çekip uzatan (kas), açıcı, ekstensor, extensorius

EXTERIOR : English Turkish Medicals

Dışta (dışında) bulunan;
Dış, hariç

EXTERIORIZATION : English Turkish Medicals

Dışarıya açılma

EXTERIORIZE : English Turkish Medicals

Kişinin iliği ve dikkatini, kendi üzerinden uzaklaştırarak dışarıya yöneltmek;
Bir organı tetkik için bulunduğu yerden geçici olarak dışarıya almak, organı vücut yüzeyine tesbit etmek