Multilingual Turkish Dictionary English

FREEWHEEL : English Turkish Redhouse

free.wheelfri'hwil fiil
arka tekerleği zincirden güç almadan serbest dönen bisikletle gitmek; pedal çevirmeden gitmek.
etrafa aldırmadan hareket etmek; çok serbest veya teklifsiz davranmak.
sorumsuzca yaşamak

FREEZE : English Turkish Redhouse

freezefriz fiil (froze, frozen)
donmak; buz tutmak, buz bağlamak; dondurmak.
çok üşümek, donmak: I'm freezing! Donuyorum! isim donma

FREEZE ONE'S BLOOD : English Turkish Redhouse

kanını dondurmak, çok korkutmak

FREEZE OVER : English Turkish Redhouse

üstü buz tutmak

FREEZE-DRY : English Turkish Redhouse

freeze-dryfriz'dray' fiil dondurarak kurutmak

FREEZER : English Turkish Redhouse

freez.erfri'zır isim dipfriz; (buzdolabının içindeki) buzluk

FREEZING : English Turkish Redhouse

freez.ingfri'zîng sıfat dondurucu; çok soğuk

FREEZING COMPARTMENT : English Turkish Redhouse

(buzdolabının içindeki) buzluk

FREEZING POINT : English Turkish Redhouse

donma noktası

FREIGHT : English Turkish Redhouse

freightfreyt isim
taşıma ücreti, nakliye; navlun.
ücretle taşınan mal; navlun

FREIGHT CAR : English Turkish Redhouse

yük vagonu

FREIGHT TRAIN : English Turkish Redhouse

marşandiz, yük treni

FREIGHTER : English Turkish Redhouse

freight.erfrey'tır isim şilep

FRENCH : English Turkish Redhouse

Frenchfrenç isim Fransızca. sıfat
Fransız.
Fransızca

FRENCH DOORS : English Turkish Redhouse

camlı ve çift kanatlı kapının kanatları

FRENCH FRIED : English Turkish Redhouse

yağda kızartılmış

FRENCH FRIES : English Turkish Redhouse

kızarmış patates, patates tava

FRENCH GUIANA : English Turkish Redhouse

Fransız Guyanası

FRENCH HORN : English Turkish Redhouse

müzikkorno, Fransız kornosu

FRENCH TOAST : English Turkish Redhouse

yumurtaya batırılıp tavada kızartılmış ekmek

FRENCH WINDOWS : English Turkish Redhouse

(balkon, teras veya bahçeye açılan) camlı ve çift kanatlı kapının kanatları

FRENCHMAN : English Turkish Redhouse

French.manfrenç'mın isim (Frenchmen) Fransız erkek, Fransız

FRENCHWOMAN : English Turkish Redhouse

French.wom.anfrenç'wûmın isim (Frenchwomen) Fransız kadın, Fransız

FRENETIC : English Turkish Redhouse

fre.net.icfrınet'îk sıfat
telaşlı, çok heyecanlı.
çılgın (bir olay)

FRENZIED : English Turkish Redhouse

frenziedsıfat çılgın