English
FRENZY : English Turkish Redhouse
fren.zyfren'zi isim çılgın bir hal; çılgınlık
FREQUENCY : English Turkish Redhouse
fre.juen.cyfri'kwınsi isim
sık sık tekrarlanma; sıklık.
fizik frekans
FREQUENCY MODULATION : English Turkish Redhouse
frekans modülasyonu
FREQUENT : English Turkish Redhouse
fre.juentfri'kwınt sıfat sık sık tekrarlanan
FREQUENTLY : English Turkish Redhouse
fre.juent.lyzarf sık sık
FRESCO : English Turkish Redhouse
fres.cofres'ko isim fresk
FRESH : English Turkish Redhouse
freshfreş sıfat
taze.
yeni; yeni yapılmış; yeniden yapılan.
zinde; canlı.
taze (hava).
konuşma dili fazla samimi davranan, sulu, cıvık
FRESH AIR : English Turkish Redhouse
taze hava
FRESHEN : English Turkish Redhouse
fresh.enfreş'ın fiil (rüzgâr) kuvvetlenmek, artmak
FRESHEN UP : English Turkish Redhouse
yüzünü yıkayıp kendine bir çekidüzen vermek.
(bir yeri) daha güzel ve daha çekici bir hale sokmak
FRESHMAN : English Turkish Redhouse
fresh.manfreş'mın isim (freshmen) (kolej veya üniversitede) birinci sınıf öğrencisi
FRESHWATER : English Turkish Redhouse
fresh.wat.ersıfat tatlı suya ait, tatlı su
FRET : English Turkish Redhouse
fretfret fiil (fretted, fretting)
(küçük şeyler için) endişe etmek; endişelendirmek, endişeye düşürmek.
(küçük şeyler yüzünden) sinirlenmek, kızmak, sıkılmak; sinirlendirmek, kızdırmak, sıkmak.
yıpratmak; aşındırmak; çürütmek.
dalgalandırmak
FRETFUL : English Turkish Redhouse
fret.fulfret'fıl sıfat sinirli, huysuz, aksi, ters
FRETSAW : English Turkish Redhouse
fret.sawisim kıl testere
FRETWORK : English Turkish Redhouse
fret.workisim, mimarlık fretler, sapaklar, fretleme işi, fretaq
FRI. : English Turkish Redhouse
Fri.kısaltma Friday
FRIAR : English Turkish Redhouse
fri.arfray'ır isim, Hristiyanlık (erkeklere özgü bazı dini tarikatlarda) frer, rahip
FRICTION : English Turkish Redhouse
fric.tionfrîk'şın isim
sürtünme; sürtünüm.
tıbbi friksiyon, ovma, ovuşturma.
anlaşmazlık, uyuşmazlık, sürtüşme, ihtilaf
FRICTION TAPE : English Turkish Redhouse
elektrikizole bant
FRIDAY : English Turkish Redhouse
Fri.dayfray'di, fray'dey isim cuma
FRIDGE : English Turkish Redhouse
fridgefrîc isim, konuşma dili buzdolabı
FRIED : English Turkish Redhouse
friedfrayd sıfat yağda pişirilmiş, kızartılmış
FRIED EGG : English Turkish Redhouse
sahanda yumurta
FRIEND : English Turkish Redhouse
friendfrend isim arkadaş; ahbap; dost
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani