Multilingual Turkish Dictionary

English

English
BOX PLEAT : English Turkish Textile

çift plise

BRACELET : English Turkish Textile

ilezik, halka

BRACES : English Turkish Textile

pantolon askısı

BRAID : English Turkish Textile

şerit şeklinde kumaş

BRAKE BRACKET : English Turkish Textile

fren pabucu (iğler)

BREADTH : English Turkish Textile

genişlik, en

BREAK (TO) : English Turkish Textile

ajur yapmak

BREAK AWAY : English Turkish Textile

ayırmak ( elyaf )

BREAK DRAFT : English Turkish Textile

ön çekim bölgesi uzunluğu
ön çekim
ön çekim bölgesi ayarı

BREAK OF THE FILLING : English Turkish Textile

atkı kopuğu

BREAK THE WEFT : English Turkish Textile

atkı kopuğu

BREAK-IN OIL : English Turkish Textile

alıştırma yağı

BREAKDOWN : English Turkish Textile

arıza

BREAKING LENGTH : English Turkish Textile

kopma uzunluğu

BREAKING LOAD : English Turkish Textile

koparma yükü, koparma ağırlığı

BREAKING PLACE : English Turkish Textile

kopma yeri

BREAKING SCUTCHER : English Turkish Textile

sak kırma makinesi

BREAKING STRENGTH : English Turkish Textile

kopma mukavemeti, kopma dayancı, kopma direnci

BREAKING TENSION : English Turkish Textile

kopma gerilimi

BRIEFS : English Turkish Textile

külot, don

BRIGHTEN : English Turkish Textile

parlatmak, avivaj yapmak
ağartmak ( beyazlatmak )