Multilingual Turkish Dictionary

English

English
COMPRESSED AIR : English Turkish Textile

asınçlı hava, sıkıştırılmış hava

COMPRESSIBILITY : English Turkish Textile

sıkışırlık, kompresibilite

COMPRESSION : English Turkish Textile

sıkıştırma, kompresyon

COMPRESSIVE SHRINGKAGE : English Turkish Textile

sıkıştırmalı çektirme, kompresif çektirme

COMPRESSIVE SHRINKING MACHINE : English Turkish Textile

sıkıştırmalı çektirme makinesi, kompresif çektirme makinesi

COMPROMISE : English Turkish Textile

anlaşma

COMPUTER : English Turkish Textile

ilgisayar

CONCAVE : English Turkish Textile

içbükey

CONCAVE ADAPTER : English Turkish Textile

konkav adaptör

CONCAVE ROLLER : English Turkish Textile

içbükey vals, içbükey silindir

CONCENTRATE : English Turkish Textile

koyulaştırmak, deriştirmek

CONCENTRATED : English Turkish Textile

derişik konsantre

CONCENTRATION : English Turkish Textile

derişim, konsantrasyon

CONCENTRICAL : English Turkish Textile

eşmerkezli, özdekeş

CONDENSATE : English Turkish Textile

yoğuşuk, kondensat

CONDENSATE SEPARATOR : English Turkish Textile

kondensat çıkışı

CONDENSATION : English Turkish Textile

yoğunlaşma

CONDENSATION MACHINE : English Turkish Textile

kondensasyon makinesi

CONDENSATION RESIN : English Turkish Textile

kondensasyon reçinesi

CONDENSER : English Turkish Textile

yoğunlaştırıcı

CONDENSER BAR : English Turkish Textile

yoğunlaştırıcı rayı

CONDITION : English Turkish Textile

kondisyonlamak
durum

CONDITIONING : English Turkish Textile

kondüsyonlamaAçıklama: Tops halindeki liflerin 1 hafta-10 gün dinlenmeye bırakılarak statik elektiriğin liflerden uzaklaştırılması

CONDITIONING MACHINE : English Turkish Textile

kondisyonlama makinesi

CONDUCTING PIPE TO OPENER : English Turkish Textile

açıcıya sevkedici boru donanımı