English
FIRE A HOUSE : English Turkish
v. evi yakmak
FIRE ALARM : English Turkish
yangın alârmı
FIRE AND MOVEMENT : English Turkish
ateş ve hareket, ilerleyen bir birimin ona ateş desteği sağlayan diğer birim tarafından korunması şeklindeki askeri prensip
FIRE AND RESCUE SERVICE : English Turkish
Yardım ve Kurtarma Hizmeti, yangın söndüren ve insanları tehlikeden kurtaran kamu hizmeti
FIRE ANT : English Turkish
n. ateş karıncası, Güney Amerika ve ABD'nin güneyinde bulunan ve ağrılı yanıcı bir ısırığa sebep olan ne bulursa yiyen karınca
FIRE ARM : English Turkish
ateşli silah, içerisinden barut vasıtasıyla bir mermi atılabilen silah (ör. tüfek, tabanca)
FIRE AWAY! : English Turkish
ateş serbest! silahları ateşlemeye başlamak; konuşmaya başlamak; başlamak
FIRE BALL : English Turkish
ateş topu; ateş topuna benzeyen şey (ör. meteor); nükleer patlamanın yanıcı merkezi; enerjik kimse
FIRE BASE : English Turkish
ateş üssü, topçu üssü (Askeriye)
FIRE BAT : English Turkish
yangınla mücadelede vura vura alevleri söndürmek için kullanılan sopa
FIRE BELL : English Turkish
n. yangın zili, yangını ikaz etmek adına tehlike sinyali vermek için çalan zil
FIRE BELT : English Turkish
ateş toplama, belirli bir bölgeye yoğun ve konsantre olarak ateş etme
FIRE BLANKS : English Turkish
manevra mermisi ile ateş etmek, barut içeren ancak mermi içermeyen kovanları ateşlemek; etkisiz olmak
FIRE BLOCK : English Turkish
ateş bloku, ateşle savunma, baraj ateşi, belirli bir bölgeyi ateş altına alarak set çekmek şeklindeki düşmanla savaş metodu
FIRE BOX : English Turkish
n. ateş kutusu, bir lokomotifte buhar üretmek için kullanılan fırın
FIRE BRAND : English Turkish
yanan çubuk; kışkırtıcı, fitneci, sorun çıkarıcı; enerjik ve canlı kimse (Argo)
FIRE BREAK : English Turkish
ağaçlandırılmış bölgeye yangının yayılmasını önlemek için temizlenip boş bırakılmış toprak şeridi
FIRE BRICK : English Turkish
ateş tuğlası, ateşe dayanıklı tuğla, yüksek ısıya dayanabilen tuğla
FIRE BRIGADE : English Turkish
itfaiye örgütü [brit.]
FIRE BROKE OUT : English Turkish
yangın başladı, alevler patlak verdi
FIRE BUG : English Turkish
n. kundakçı, mülk veya binaları kasten ateşe veren kimse; piroman (yangın çıkarma manyağı) (Argo)
FIRE CHIEF : English Turkish
itfaiye şefi, bir itfaiyecinin memuriyet rütbesi, itfaiye teşkilatının başındaki kimse
FIRE CLAY : English Turkish
ısıya dayanıklı uzun ömürlü çömlek
FIRE COCK : English Turkish
yangını söndürmek için suyu serbest bırakan musluk veya hortum ağızlığı
FIRE CONTROL : English Turkish
ateş kontrolü, mermi ve roket ateşinin şiddet ve istikametini kontrol etme ve izleme (şu an esas olarak bilgisayarlarca yapılan)
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani