English
FLANGE : English Turkish
n. flanş, kenar, yaka
FLANGE : English Turkish
v. kenar takmak
FLANGED : English Turkish
adj. kenarı/yakası olan
FLANK : English Turkish
n. yan, böğür, kanat [ask.]
FLANK : English Turkish
v. yanında olmak, yan tarafı korumak, kanattan saldırmak, sınırdaş olmak
FLANK ATTACK : English Turkish
kenara taarruz etmek, yandan sakdırmak
FLANK PROTECTION : English Turkish
ir taarruz veya hasardan yanları koruma (bir ordunun, istihkam, vb.)
FLANKER : English Turkish
n. kanatları koruyan kimse veya şey; kenarlara yerleştirilmiş muhafız; bir kanadı savunan güçlendirilmiş istihkam faaliyeti
FLANKING : English Turkish
adj. yan, komşu, sınırdaş, yandan, kanat
FLANKING MOVEMENT : English Turkish
kanattan gelen hareket, kenardan gelen hareket
FLANNEL : English Turkish
n. fanila, flanel, flanelden yapılmış giysi, zevzeklik
FLANNEL : English Turkish
v. fanila giydirmek, fanila ile ovmak, zevzeklik etmek
FLANNEL MOUTHED : English Turkish
adj. ağzı kalabalık
FLANNELET : English Turkish
n. flanel taklidi pamuklu kumaş
FLANNELETTE : English Turkish
n. flanel taklidi pamuklu kumaş
FLANNELLED : English Turkish
adj. bir soruya cevap vermekten veya gerçeği söylemekten kaçınmak için bir sürü kelime içeren konuşmaya ilişkin (laf salatası) (sıklıkla aldatma niyetiyle)
FLANNELLY : English Turkish
adj. flanel yapılmış; flanele benzeyen; açık olmayan, örtülü (konuşma)
FLANNELS : English Turkish
n. flanelden yapılan kıyafetler (özellikle pantalonlar); flanelden yapılan iç giyim
FLAP : English Turkish
n. çırpma, çırpma sesi, çarpma sesi, kanat sesi, kapak, kanat, ayakkabı dili, telaş, heyecan, sinirlenme
FLAP : English Turkish
v. kanat çırpmak, savurmak, sallamak, sallanmak, sinirlenmek, telaşlanmak, zırvalamak, saçmalamak
FLAP EARED : English Turkish
sarkık kulaklı
FLAP HINGE : English Turkish
n. kelebek menteşesi
FLAP OF WINGS : English Turkish
kanatların çırpılması, kanatların aşağı yukarı hareketi (bir kuşun, yarasanın, vb.)
FLAP OFF : English Turkish
v. kanat çırparak uzaklaşmak
FLAPDOODLE : English Turkish
n. zırva, saçmalık
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani