English
FLUID PRESSURE : English Turkish
n. sıvı basıncı
FLUID SAVINGS : English Turkish
kolayca nakte çevrilebilen tasarruflar; henüz kalıcı olarak yatırıma yönlendirilmemiş parasal kaynaklar
FLUIDEXTRACT : English Turkish
n. sıvı ilaç hazırlama (Farmakoloji)
FLUIDICS : English Turkish
n. çeşitli fonksiyonları yerine getirmek için akışkanları kullanan teknoloji
FLUIDISE : English Turkish
v. (Kimya) sıvılaştırmak, akışkanlaştırmak; bir akışkanın özelliklerine sahip olmasına neden olmak; hava veya gaz akıntısı içerisinde ince partikülleri nakletmek veya askıya almak (ayrıca fluidize)
FLUIDITY : English Turkish
n. akışkanlık, akıcılık, değişkenlik, istikrarsızlık
FLUIDIZE : English Turkish
v. (Kimya) sıvılaştırmak, akışkanlaştırmak; bir akışkanın özelliklerine sahip olmasına neden olmak; hava veya gaz akıntısı içerisinde ince partikülleri nakletmek veya askıya almak (ayrıca fluidise)
FLUIDLY : English Turkish
adv. sıvı şekilde; kolayca, yumuşakça, akarak, akıcı bir şekilde, akışkan bir şekilde
FLUIDNESS : English Turkish
n. akıcı/akışkan olma özelliği; kolayca ve yumuşakça akıcı olma özelliği
FLUIDS : English Turkish
n. akışkanlar, sıvılar,akabilen ve şekil değiştirebilen maddeler
FLUKE : English Turkish
n. şans eseri, sürpriz, şans, beklenmedik başarı, dil balığı, yassı balık, sondaj kepçesi, zıpkın ucu, ok damağı, balina kuyruğu
FLUKEY : English Turkish
adj. şansa bağlı, şans, tesadüf, kararsız, dönek
FLUKY : English Turkish
adj. şansa bağlı, şans, tesadüf, kararsız, dönek
FLUME : English Turkish
n. suyolu, kanal
FLUME : English Turkish
v. kanalla su taşımak, suyolu yapmak
FLUMMERY : English Turkish
n. palavra, boş lâf, yaltaklanma, anlamsız kompliman, yulaf ezmeli yemek, unlu bir tatlı
FLUMMOX : English Turkish
v. şaşırtmak, afallatmak, çuvallatmak
FLUMMOXED : English Turkish
adj. kafası karışmış, allak bullak olmuş, şaşkına dönmüş, sersemlemiş (Argo)
FLUMP : English Turkish
n. pat, güm
FLUMP : English Turkish
v. güm diye bırakmak, pat diye düşmek
FLUMP : English Turkish
interj. pat, güm
FLUMP DOWN : English Turkish
v. güm diye yere bırakmak
FLUNK : English Turkish
v. başarısız olmak, kalmak, çakmak, sınıfta bırakmak, okuldan almak (başarısızlıktan)
FLUNK : English Turkish
n. kalma, başarısız olma, sınıfta kalma
FLUNK A TEST : English Turkish
ir sınavda başarısız olmak
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani