Multilingual Turkish Dictionary

English

English
FLUNK OUT : English Turkish

aşarısız olduğu için bir çocuğu okuldan uzaklaştırmak; başarısızlık sebebiyle okuldan atılmak/kovulmak

FLUNKED THE EXAM : English Turkish

sınavda başarısız olmuş, testi başarı ile geçememiş

FLUNKEY : English Turkish

n. uşak, dalkavuk, evet efendimci

FLUNKEYDOM : English Turkish

n. uşak takımı, dalkavuk takımı

FLUNKEYISM : English Turkish

n. dalkavukluk, yaltakçılık

FLUNKY : English Turkish

n. uşak, dalkavuk, evet efendimci

FLUNKYDOM : English Turkish

n. uşak takımı, dalkavuk takımı

FLUNKYISM : English Turkish

n. dalkavukluk, yaltakçılık

FLUOR : English Turkish

n. Fluor, Kaliforniya merkezli Amerikan şirketi, dünya çapında birkaç yan kuruluş işletmecisi (ticari hizmetler, kömür üretimi, mühendislik ve inşaat hizmetlerini kapsayan)

FLUOR : English Turkish

n. kalsiyum flüorürü

FLUORENE : English Turkish

n. boya üretiminde kullanılan kimyasal madde

FLUORESCE : English Turkish

v. floresan ışığı yaymak, flüorışı elde etmek

FLUORESCEIN : English Turkish

n. boyalarda kullanılan kimyasal bileşik

FLUORESCENCE : English Turkish

n. floresan, flüorışı

FLUORESCENT : English Turkish

adj. floresan

FLUORESCENT BULB : English Turkish

flöresan ampül, içi ışık veren flöresan bir madde ile kaplanmış cam tüp

FLUORESCENT LAMP : English Turkish

floresan lambası

FLUORESCENT LIGHT : English Turkish

flöresan ışığı, içi ışık veren flöresan bir madde ile kaplanmış cam tüp

FLUORESCENT TUBE : English Turkish

n. floresan tüp

FLUORIC : English Turkish

adj. florüre ilişkin veya florinden elde edilen, florin içeren (Kimya); filoritle alakalı veya floritten elde edilen (Mineroloji)

FLUORIDATE : English Turkish

v. florür ilave etmek

FLUORIDATED : English Turkish

adj. (suyla ilgili) florür içeren

FLUORIDATION : English Turkish

n. bir şeye florür ilave etme (ör. suya)

FLUORIDATION OF DRINKING WATER : English Turkish

diş çürümelerini azaltmak için içme suyuna florür ilave etme

FLUORIDE : English Turkish

n. florür, fluorür